AVM'ler Bankaların Eline Geçiyor

Döviz üzerinden kredi alan AVM sayısının yaklaşık 200 civarında olduğu ve bunların çok büyük bir kısmının da ödemelerinin devam ettiği belirtiliyor. Bu yıl itibari ile söz konusu borç miktarının 15 milyar dolar civarında bulunduğu belirtiliyor.

Pandemi nedeniyle eski günlerini arayan Alış Veriş Merkezleri (AVM) 15 Milyar dolarlık borçları yüzünden bankaların eline geçiyor. Türkiye genelinde 200 AVM için tehlike çanları çalarken 30 AVM borçları yüzünden el değiştirme ile karşı karşıya. AVM sahipleri 1 milyona yaklaşan istihdam sağlayan sektörün ayakta kalabilmesi için borçlarında 1 yıl faizsiz öteleme ve TL’ye dönüş desteği talep etti.

 Dünya Gazetesi’nden Yener Karadeniz’in özel haberine göre yerli yatırımcılar AVM yatırımlarında genellikle yüzde 20-25 civarında öz kaynak kullanıyor. Kredi başvurusunda ise kira sözleşmelerini teminat gösteren kurumlar, 6-7 yılı bulan vadelerde kredi alıyor. Yabancı yatırımcılarda ise söz konusu vade 10 yılı aşıyor. Bilindiği üzere 2018 Ekim ayı itibari ile kiralamalarda TL’ye geçilmişti. Uygulama öncesi döviz üzerinden kredi alan AVM sayısının yaklaşık 200 civarında olduğu ve bunların çok büyük bir kısmının da ödemelerinin devam ettiği belirtiliyor. Bu yıl itibari ile söz konusu borç miktarının 15 milyar dolar civarında bulunduğu belirtiliyor.

Kurun negatif etkisi artıyor
Kaba bir hesapla, gelirleri TL’ye dönen AVM’lerin kredi yükü, 2018 Ekim’den bu yana döviz kurunda gerçekleşen artış nedeni ile yüzde 25’e yakın yükseldi. Pandemi döneminde düşen gelirler de dikkate alındığında birçok AVM borçlarını çeviremez duruma geldi. Borç yükümlülüklerini yerine getiremeyen AVM’lerin bankalara devri de hızlandı. Son olarak geçtiğimiz günlerde Palladium AVM, Akbank iştiraklerinden Ak Portföy'e satıldı.

Avi Alkaş: Kredi yükü taşınamaz hale geldi
AYD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Alkaş Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş, son iki yıldır döviz kredi yükünün, açılan döviz makası nedeni ile taşınamaz hale geldiğini vurguladı. Alkaş, “Sektörde bulunan 440 AVM’nin önemli bir bölümü bankalar ile ilişkilerini düzenleyemezse en büyük AVM sahipleri bankalar olacak. Devir sonrası bankalar AVM’lerin maliki durumuna dönüşüyor. Bu akımın yaygınlaştığı söyleniyor” dedi. Bugün artan giderler ve azalan gelirler nedeni ile AVM’cilik ekonomisinde çok ciddi çatırdamaların yaşandığını aktaran Alkaş şunları söylüyor: “AVM’ler bacasız fabrikalardır. Binlerce kişiye istihdam sağlıyor. AVM’ler kayıtlı ekonomi ve istihdam için de çok önemli. Birçok marka, AVM’lerde rekabetçi yeteneklerini geliştirerek dış pazarlara açılabildi. Dolayısıyla uluslararası markalarımız için de AVM’ler olmazsa olmak bir gerçek.”

Faizsiz öteleme ve TL’ye dönüş

Yakın zamanda normalleşmenin gerçekleşememesi halinde bankalara devrin hızlanacağına dikkat çeken AYD Başkanı Hüseyin Altaş, şöyle devam etti: “Biz AVM yatırımcıları olarak markalara 6,5 milyar TL’yi bulan kira desteğinde bulunduk. Diğer desteklerle birlikte AB ve ABD’deki gibi perakendeci iflasları Türkiye’de görülmedi. Şimdi biz de ayakta kalmak için tek bir şey istiyoruz. Bir yıllığına borçlar faizsiz ötelensin ve TL’ye dönüşte destek verilsin. Aksi halde pandemi daha uzun sürer ve 3 ay içinde normale dönemezsek banka devirleri artar.” Altaş’ın verdiği bilgilere göre, bu kapsamda tehlikede olan AVM sayısı 30 civarında. Öte yandan 2020 yıl sonu itibari ile AVM’lerin ciroları pandemi öncesinin yüzde 70’inde kalırken, kendi kira gelirleri ise bir önceki yıla göre yüzde 40-50 arasında azaldı. Sektör cirosunun 2019’u 160 milyar TL civarında olduğu düşünülürse, 2020’de söz konusu cironun 48 milyar TL gerilemesi anlamına geliyor.

Ciroları 48 milyar TL azaldı
Alışveriş Merkezleri Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hüseyin Altaş, pandeminin yanı sıra döviz borçlarının da sektörü zor durumda bıraktığını kaydetti. Altaş, “2018 Ekim ayı öncesinde kiralamalar dolar üzerinden yapılıyordu. Her basiretli tüccar gibi biz de gelirlerimizi dolar üzerinden olduğu için dolar üzerinden borçlandık. Bu borcun miktarı yaklaşık 15 milyar dolar. Gelirlerimiz TL’ye döndüğü ancak borçlarımız döviz olarak kaldığı için kurda yaşanan artış nedeni ile yükümlülüğümüz her geçen süre artıyor” dedi.
 

Bakmadan Geçme