'Zırhlı arabasız caddeye in, esnafın borçlarını sil'

CHP'li Öztrak, esnafın vergi ve kredi borcunu silinmesini isterken 'Zırhlı makam arabanla değil yürüyerek caddeye çıkarsan kapanan dükkanları görürsün' diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslendi.

 

Eski Hazine Müsteşarlarından olan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak’ın bugün gündeminde yine ağırlıklı olarak ekonomi vardı.

Öztrak, iç ve dış siyasi, sosyal konulara da değindiği basın toplantısında ekonomi gündeminin alt başlıklarından biri olarak esnafların durumunu da ele aldı.

 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanı ve AK Parti’nin icraat ve yönetim anlayışını eleştiren Öztrak, “Vatandaşlarımız artık, “Kral değil, kural istiyoruz” diyor. Gittiğimiz yerlerde, esnaf, çiftçi, iş insanı, emekçi bunu söylüyor. Kural olmayan yerlerde kaos, belirsizlik, güven bunalımı olduğunu, bunun devlet krizine yol açtığını, yaşayarak öğrendik. Devlet ne için vardır? Vatandaşların huzuru ve refahı için vardır. Milletimiz salgında, Saray hükümetini yanında göremedi.” dedi.

İnsanları canları ile cüzdanları arasında sıkıştırdınız

Öztrak şunları kaydetti:

“Dünyada hükümetler; salgın nedeniyle iş yerlerini kapattılar doğru. Ama bunu yaparken vatandaşları canlarıyla cüzdanları arasına sıkıştırmadılar. Esnafına, çiftçisine, besicisine, işçisine, KOBİ’sine tüm vatandaşlarına salgında kazanamadıkları para için bütçeden karşılıksız destek verdiler. Saray hükümeti ise bu ülkede beş maskeyi bedava dağıtamadı, devlete 40 yıl vergi veren esnafımıza 40 gün bakamadı. Bir yandan “dünya lideri” havaları atıldı, diğer yandan millete IBAN numarası gönderip bağış talep edildi. Bu hükümet dükkânını genelgeyle kapattığı esnafa destek yerine faiziyle borç verdi, şimdi kamu bankaları verdiği borçlar için yeme içme mekânlarının kapısına dayanıyorlar. İcra takibi başlatıyorlar.”


Serdar Ortaç da Öztrak’ın gündemindeydi:

“Saray’a övgüler düzen “Kötü alışkanlıkları yüzünden” elindekini avucundakini kaptıran şarkıcının borçları, aynı kamu bankaları tarafından, “Seni hiç üzer miyiz evlat” denerek 8 ay erteleniyor. Demek ki Saray’a övgüler düzen hakiki evlat, bu ülkenin çiftçisi, esnafı, iş insanı ise üvey evlat.”


Esnafın vergi ve kredi borcunu silin


Faik Öztrak, esnafın bu süreçte yaşadığı sıkıntıları dile getirerek çözüm önerisi de sundu.

Öztrak şöyle konuştu:

“Bugün, en sonunda zordaki esnafın Halk Bankasına, 1 Ocak 2021 ile 30 Haziran 2021 arasındaki kredi taksitlerini ertele emrini verdiler. Yine faaliyetlerini durdurdukları esnaflarımızın, vergi borçları “mücbir sebep” gerekçesiyle ertelendi. Şimdi ben buradan soruyorum, esnaf bu dönemde ne kazandı ki, bu borcu, bu vergileri ödeyebilecek? Niye erteliyorsunuz? Yani kazanamadığı paranın vergisi mi olur? Yani bu vergi borçları neyin borcu? Buradan söylüyoruz, şu dönemde zor durumda olan esnafın vergi borcunu silin, kredi borcunu silin. Doğru dürüst bir gelir desteği vermediniz bari şu dönemde bunu yapın. Ama “benim oğlum bina okur, döner döner yine okur” varsa yoksa borç verme, sonra da borcu erteleme…”


 

Zırhlı makam arabanla değil yürüyerek caddeye çıkarsan kapanan dükkanları görürsün


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Kapanan dükkân, kapanan şirket diye bir şey yok” sözleri de Öztrak’ın gündemindeydi.

Öztrak şu ifadeleri kullandı:

“Saray’ın kibirlisi ve avanesi, milleti tamamen unuttu. Bu ülkenin insanı çöpten, pazar artıklarından rızkını çıkarmaya çalışırken, bu ülkenin işsiz gençleri umudunu yitirip canına kıyarken, esnaflar kendilerini Ankara Kalesi’nin burçlarından atarken, bu ülkenin çiftçisinin tarlası, traktörü, besicinin ineği haczedilirken, millet işsizlik ve hayat pahalılığı arasında ezilirken artık milleti görmüyorlar, sesini de duymuyorlar. Vatandaş yardım çığlıkları atıyor, bunlar “Bu ülkede kriz yok, işsizlik yok, iş beğenmiyorlar” diyorlar. “Ülkede yoksulluğu sorun olmaktan çıkardık” diyen bakanları var. “Kuru ekmeği bulabiliyorsan aç değilsin” diyen milletvekilleri var. Çiftçi inim inim inlerken, bu ülkenin Tarım Bakanı çıkıyor, “Çiftçimizin morali çok iyi, rekor gelir elde ediyor” diyor. En sonunda da Erdoğan geçtiğimiz Cuma çıktı, “Kapanan dükkân, kapanan şirket diye bir şey yok” deyiverdi. Erdoğan, sarayından zırhlı makam arabasıyla çıkacağına, herhangi bir caddeye, herhangi bir sokağa yürüyerek gitse, beş dakika dolaşsa, boş dükkânları ve kapanan işyerlerini görecek. Satılık ve kiralık ilanlarını görecek, esnafın halini anlayacak.”


Aralık ayında kapanan şirket sayısı %44 arttı
Kapanan şirket sayılarına dikkati çeken Öztrak şunları kaydetti:

“Aslında istatistiğe falan gerek yok her şey göz önünde. Ama milletin içine çıkmayınca, Sarayına kapanınca o zaman bunları göremiyorsunuz. O zaman ne yapacaksınız? Bari danışmanlarınızı gönderin, bakanlarınızı gönderin onlardan verileri isteyin. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin verilerine bir bakmakta yarar var. 2020’nin Aralık ayında, geçen yılın aynı ayına göre, kapanan şirket sayısı yüzde 44 artmış, kapanan gerçek işletme sayısındaki artış ise yüzde 141. Sene içindeki rakamlar bundan daha düşükmüş. Neye rağmen daha düşük? Kamu bankaları öncülüğünde, görülmemiş kredi genişlemesi nedeniyle düşük. Şirket bilançolarını makyajlayan, pek çok olağanüstü karar alınması nedeniyle düşük. İcra ve iflas süreçlerinin durdurulması nedeniyle düşük ama Aralık ayına gelindiğinde, kredilerin geri ödeme zamanı geldi, bu düzenlemelerin süresi bitti. O zaman da kapanan şirket sayısı Aralık ayından itibaren artmaya başladı.”

 

Bankalarda 150 milyarlık tahsili gecikmiş alacak bakiyesi var

Ödenemeyen kredilere de dikkati çeken Öztrak, “Bankalarda 150 milyar liralık tahsili gecikmiş alacak bakiyesi var. Yakın izlemeye alınmış 360 milyar liralık kredi borcu var. Bu rakamları biz vermiyoruz. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası veriyor. Aynı Merkez Bankası, “Faizleri uzunca süre yüksek tutmaktan” bahsediyor şimdi. Peki, faizi yüksek tutacaksınız da bu borçlara bu yüksek faizlerle nasıl takla attırılacak? Milletin hiçbir sorununa çözüm üretmeyen Saray, milletin gözünün içine baka baka yalan söylemeyi artık meslek haline getirdi. Utanma yok, sıkılma yok. Erdoğan “Yüksek faiz sebep, enflasyon neticedir” tiyatrosunu yeniden başlatıyor. Büyük umutlarla iş başına getirilen Hazine ve Maliye Bakanı da, bu laflara yüksek faiz sorun laflarına gıkını çıkaramıyor. Sayın Bakan güven tahtasına kısa süre içerisinde ikinci çiviyi çaktı. Çivi belki çıkar ama izi kalır.” dedi.
 

“Her şeyin tek bir yöneticinin iki dudağı arasında olduğu ekonomilerde yatırım da tüketim de olmuyor”

Can ve mal güvenliğinin olmadığı, her şeyin tek bir yöneticinin iki dudağı arasında olduğu ekonomilerde, yatırımın olmadığını hatta tüketimin de olmadığını ifade eden Öztrak, şöyle devam etti:

“Yatırımın, tüketimin olmadığı yerde iş ve aşta olmuyor. Bugün ülkede işsizlerin sayısı 10,5 milyonu geçti. Çalışıyor göründüğü halde iş başında olmayan 1,6 milyon vatandaşımızı da bunun üstüne koyun, 12 milyon kişilik dev bir işsizlik sorunu var. Bunun sorumlusu kim? Erdoğan. Hayat pahalılığı alıp başını gittiyse, çarşı, pazar yangın yeriyse bunun sorumlusu Erdoğan. Bugün esnaf perişansa, bunun sorumlusu Erdoğan. İnsanlarımız “Açım, aç!” diye haykırıyorsa, sorumlusu Erdoğan. Çiftçinin traktörüne, tarlasına haciz konuyorsa, sorumlusu Erdoğan.”

CHP ile ilgili iktidar kanadından gelen eleştirilerin hatırlatılması üzerine Öztrak, “CHP çok açık söyleyeyim bu ülkenin sigortasıdır. Biz bu ülkeye hakkı, hukuku ve adaleti getirmenin, gerçek demokrasiyi getirmenin mücadelesini veriyoruz. Esnafın, çiftçinin, emekçinin, işsizin, emeklinin, apartman görevlilerinin, evlere temizliğe gidenlerin sorunlarına sahip çıkıyoruz.” dedi.  

Bakmadan Geçme