2. Dalga Ekovirüs Şeklinde Geliyor

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Almanya'nın koronavirüs bağlamında Türkiye'yi 'risk bölgesi' olarak sınıflandırmasını, "Politik, ekonomik gerekçeleri olabilir, koronavirüste ikinci dalga ekovirüs şeklinde geliyor" sözleriyle değerlendirdi. Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesindeki normalleşme sürecinde güvenli turizm hizmetlerinin anlatıldığı 'Yeniden Keşfet' etkinliği kapsamında Antalya'da gazetecilerin sorularını yanıtladı. Almanya'nın Kovid-19 salgını bağlamında Türkiye'yi 'risk bölgesi' olarak sınıflandırmasına yönelik görüşü sorulan Ersoy, "Politik, ekonomik gerekçeleri olabilir. Her zaman söylüyorum, ikinci dalga ekovirüs şeklinde geliyor, o yüzden kendince her ülke kendi önlemini almak istiyor. Avrupa ülkeleri, paranın Avrupa sınırları içinde kalması için önlem almış olabilir. Tabii bunu dolaylı şekilde yapıyor, net bir şekilde söyleyemiyor olabilirler" diye konuştu. Almanya'ya, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Sağlık Bakanlığı'ndan üst düzey yetkililerle ziyaret planladıklarını belirten Ersoy, Türkiye'nin koronavirüsle mücadelesine ilişkin rakamların Alman makamlarıyla paylaşılacağını ifade etti. Ersoy, bunu yaparken sadece toplam sayıların değil, Antalya, Aydın ve Muğla gibi en çok ziyaretçi alan destinasyonlara ilişkin verilerin ortaya konacağını söyledi. Türkiye'de ilk vakanın görüldüğü 11 Mart'tan bu yana toplam Kovid-19 vakası sayısının Antalya'da 500'ün, Aydın ve Muğla'da 300'ün altında olduğunu ifade eden Ersoy, bu bölgelerdeki hastanelerin de hemen hemen boşaldığını kaydetti. Ersoy, "Bu gerçekleri bir şekilde herkes görecek veya görmezlikten gelemeyecek diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı. 2021 rezervasyonları Ersoy, Avrupa ülkelerinde yaşayanların Türkiye'de tatil yapmayı çok özlediğini ve bu özlemin rezervasyonlara yansıdığını, 2021 rezervasyonlarının çok erken başladığını belirtti. Ersoy, Türkiye'nin uluslararası hava trafiğine açılmasıyla ilgili 1 hafta-10 gün içinde çok olumlu gelişmeler olacağına inandığını dile getirdi. Türkiye'de Kovid-19'la mücadelede normalleşme süreciyle birlikte iç turizmde hareketlilik başladığını kaydeden Bakan Ersoy, bu hareketliliği dışarıdan gelecek ziyaretçiler için de tekrar hayata geçirmek istediklerini, Türkiye'ye uluslararası uçuşların başlamasının ardından gerçekçi rakamların verilebileceğini söyledi. Ersoy, "Görünen köy de kılavuz istemiyor. Sonuç olarak bu sene illa bir başarı ölçütü yapacaksak mevcut otellerimizin yarısını hayata geçirebilirsek, tekrar başlayabilirlerse, turizm adına başarılı bir sonuç elde etmiş oluruz. Zaten bu sene kimsenin ne rakama ne maliyete takıldığını düşünüyorum. Bu sene önemli olan bir şekilde hareketi tekrar başlatabilmek, personelin bir kısmını tekrar istihdam altına alabilmek ama en azından 2021 için erken rezervasyonlar başladığı ve rakamlar iyi olduğundan 2021’in Türkiye açısından çok iyi olacağını düşünüyorum" diye konuştu Havaalanlarındaki PCR testi altyapısı Ersoy, yurt dışından gelecek Kovid-19 semptomu taşıyan ziyaretçilere yönelik havaalanlarında uygulanacak PCR testlerinin kapasitesine ilişkin soruyu da yanıtladı. Uluslararası havalimanlarının tamamında, Sağlık Bakanlığı'yla testlere yönelik altyapıyı hazırladıklarını aktaran Ersoy, "Sonuçta turist trafiği başladığında bunlar kurulacak durumda ama bunları temmuz başlamadan hizmete alacağız" dedi. Sadece Kovid-19 semptomu gösterenlere yönelik uygulanacağı için 20 binlik test kapasitesinin yeterli olacağını vurgulayan Ersoy, sadece havaalanlarında değil sınır kapılarında da bu yapının hizmete alınacağını bildirdi. Ersoy, "Türkiye, pandemi sonrası turist trafiğine hazırlığını yapmış ülke olarak bu konuda Avrupa'daki tek ülke diyebilirim" değerlendirmesinde bulundu. Yabancı ziyaretçiler için Kovid-19 sigortası Bakan Ersoy, Türkiye'ye gelecek yabancı ziyaretçilere yönelik Kovid-19 sağlık sigortası sisteminin nasıl işleyeceğine yönelik soruyu da şöyle yanıtladı: "Sigorta sistemi çok basit ve açıkçası Avrupa'daki emsalleriyle karşılaştırılınca oldukça da cazip. 2 bin-7 bin euro arasında limitleri var. Çok düşük sigorta paketi de alabilirsiniz çok cazip fiyata, 12-15 euro gibi, biraz daha yükselterek 23 euro'luk, 7 bin euro'ya kadarki haftalık konaklamalar için, tedavi sigortası yaptırabilirsiniz. Bu sigortanın sebebi şu, bazı ülkelerin sigortaları pandemide geçerli olmuyor. Biz de en ufak bir risk almasın diye internet üzerinden rahatlıkla satılabilecek, tur operatörlerine ya da online seyahat şirketlerinin sistemlerine link vererek bu sigortaya erişimlerini 1 Temmuz'dan itibaren sağlayabiliyoruz. Ayrıca Bakanlığın sitelerinden ya da Turizm Geliştirme Ajansının sitesinden de ulaşılabilecek." Türkiye'deki herhangi bir devlet hastanesine gidildiğinde hastanın kabul edilip hemen tedavisine başlandığını, sonrasında ödeme koşullarının gündeme getirildiğini kaydeden Ersoy, "Zaten uluslararası bir ülkeye giden turist açısından 13-23 euro'luk sigorta limiti hiçbir şey değil, bir öğle yemeği fiyatı olarak düşünebilirsiniz. O yüzden bu sorunu bu şekilde çözdük diyebilirim" ifadelerini kullandı. Yeni dönemde 'açık büfe' önlemleri Güvenli turizm uygulamaları kapsamında, otellerde 'her şey dahil' sistem ile 'açık büfe' uygulamalarının kaldırıldığına ilişkin değerlendirmeler bulunduğu hatırlatılan Ersoy, her iki sistemin de devam edeceğini belirtti. 'Açık büfe' hizmetinin sadece şeklinin değiştiğini anlatan Ersoy, büfenin aynı zenginliğiyle sunulacağını, sadece bir camekan arkasındaki yiyeceklerden istediğini seçen ziyaretçilere tabağın aşçı tarafından verileceğini kaydetti. Ersoy, normal şartlar altında fark alınarak verilen alakart hizmetinin maliyetinin de bu süreçte oteller tarafından üstlenildiğini, bunun da kaliteli turizm açısından önemli olduğunu bildirdi. 'Yeniden Keşfet' etkinliği Uluslararası hava trafiği yeniden başlatılmadan önce Avrupa ülkeleri büyükelçilerinin, uluslararası basın kuruluşlarından gazetecilerin, Türkiye'nin turizm sektöründe aldığı önlemleri yerinde görmesi için Antalya'da 'Yeniden Keşfet' etkinliği düzenlediklerini belirten Ersoy, yabancı konukların, beklentilerinin üstünde bir sistemle karşılaştıklarını kendilerine ilettiğini anlattı. Ersoy, bazı basın mensuplarının 'Güvenli Turizm Sertifika Programı'nın detaylarının kendi ülkeleriyle de paylaşılmasını istediğine dikkati çekerek programa dahil olan uluslararası sertifika firmaları aracılığıyla bunun yapılabileceğini bildirdi. 'Güvenli Turizm Sertifika Programı'nı güncelleyerek Kovid-19 salgını sonrası da devam ettirmek istediklerini söyleyen Ersoy, "Çünkü ileride Türkiye'nin 2023 hedefleri kapsamında 'nitelikli turist' öncelikli olacak. Nitelikli turist için servis ve hijyen standartlarının her yıl aşamalı olarak yükseltilmesi gerekiyor. Bu bağlamda da sertifika programı en tutarlı, en kontrollü şekilde hedeflerimize ulaşmamız için gerekli olan sonucu sağlıyor" değerlendirmesinde bulundu. Seyahat acentelerine, rezervasyon satışını yaptıkları otellerin sertifikalı olmasını önerdiklerini kaydeden Bakan Ersoy, online rezervasyon motorlarının da artık 'sertifikalı oteller' filtresini devreye soktuğunu vurguladı. Ersoy, çok sayıda otelin 'Güvenli Turizm Sertifikasyonu'na dahil olmayı 'gönüllü' istediğini sözlerine ekledi.

Bakmadan Geçme