AK Parti'den Demokrat Biden'e İlk Çağrı: Terör Koridorunu Önle
Ak Parti Diyarbakır Milletvekili ve Türkiye - ABD Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Dr. Mehmet Mehdi Eker, ABD’nin yeni Başkanı Joe Biden yönetiminden ilk adım olarak “ Varlığımızı tehdit olarak gördüğümüz husus. Sınırlarımızın ötesinde bir terör koridorunun oluşturulmasının önlenmesini” istedi. Eker; “Yeni bir dönemi fırsat bilip adım atacağız. Karşımızda Demokrat Biden yönetimi var. Kurumsal aklın ön planda olacağını öngörüyoruz” dedi. BNNTÜRK TV’de gazeteci-yazar Fehmi Çalmuk’un hazırlayıp sunduğu Politik Adam programına konuk olan Mehdi Eker, Türkiye ABD ilişkilerinin yeni dönemini değerlendirdi.
Türkiye’nin Hasmı Olmayın Türkiye-ABD Parlamentolar Arası Dostluk Grubu’nun “TBMM’de 333 milletvekilinin grubun üyesi ABD senatosunda da 100’ün üzerinde bu grubun üyesi var” diyen Eker, Joe Biden’in 2019 yılının aralık ayında 'Erdoğan'ı darbeyle değil, seçimle değiştireceğiz. Erdoğan'ı devirmek için muhalefeti desteklemek gerektiğine" ilişkin sözlerinin hatırlatılması üzerine şunları söyledi: “Kınanması gereken sözler kabul ediyoruz da onları nasıl tamir ederiz yani sözlerin tesiri nasıl giderilir ABD ile ilişkileri kurarken Türkiye ile olan ilişkilerindeki zararlı dilin etkilerini nasıl ortadan kaldırılacağı dair onlara da önerilerimiz olur. Husumeti arttıracak, söylenmiş sözler üzerinden bunu üst seviye çıkartmak değil. Bazı şeyleri unuttuğumuz manasına gelmez. Ama hayat devam ediyor bizim içinde milletler için de… Milletimiz ebediyyen var olacak. Bir tarihte bir kişinin söylediği söze takılırsanız bir mesafe kat edemezsiniz. Diplomasi bu değil…Almanya ile Fransa, ABD ile Almanya asla bir araya oturup bir araya gelemezlerdi. Bu tür konularda geçmişe değil geleceğe bakmak zorundayız. ABD ile müttefiklik ilişkisinde Türkiye zayıf taraf değil. ABD’nin de Türkiye’nin dostluğundan kazanacağı çok şey var. Türkiye’nin hasmı olmaktan ABD’nin de rahat olmayacağını düşünüyoruz. Tek taraflı ilişki değil. 1951’den sonra katkısını Türkiye bu katkısını sunmuştur. “
ABD’nin Kurumsal Aklı İş Başında Trump, “Türkiye’ye nefes aldırdı sözlerine katılıyor musunuz” sorusu üzerine Mehdi Eker şu cevabı verdi: “Katılacağımı söyleyemem. Trump’un kendisine has yönetim biçimleri var. Trump’un ilişkileri inişli çıkışlıdır. Nevi şahsına mühnasır ilişki biçimleri var. Sabahleyin Trump’un bu gün hangi tweetleri atacak diye tahminler yürütüyorlardı. Trump’un bu dönemde ABD’nin kurumsal aklıyla örtüşmeyen kararlar aldığı ortada idi. Türkiye, ABD ilişkileri hiçbir dönem bu kadar olumsuz olmamıştı. Hiçbir dönem… Bu dönemden beklenen şu. ABD, Pentagon, savunma bakanlığı ve CIA gibi kuruluşların hazırladıkları stratejilerin, politikaların daha çok geleneksel ABD’nin kurumsal aklına dönüş olacağı yönünde. Rasyonel, gerçekçi ve hak menfaatlerini koruyan, milli değerlerimizin önceliğin dış politika gerçekleştireceğiz.
Sadık Dost Müttefik Eker, Muhalefetin “Trump ile birlikte Erdoğan da seçimi kaybetti” yorumlarına ne dersiniz?” sorusuna da şu şekilde cevaplandırdı: “Yakışıksız bir benzetme…Türkiye’nin Şahıslarıyla ilgili lehte aleyhte bir problemiz olmaz. ABD önemli bir küresel bir güçtür. Türkiye, ABD ilişkilerinde her zeminde, her platformda dost kalmak istiyoruz. Ortak menfaatler ve çıkarlar Dost ve sadık kalmak istiyoruz. Cumhuriyetçi bir aday seçime girdi Demokrat Bir aday kazandı. Demokrat Joe Biden kazandı. İlişkilerimizi masaya yatırmak. Bir durum tespiti yapmak. Bir hasar var mı yok mu? Bir hasar olduğunu hepimiz kabul ediyoruz.Gözden geçireceğiz. Durum tespiti yapacağız. Birbiriyle sadık ve müttefik iki ülkenin ilişkilerine yakışır bir biçimde siz tekrar bunu nasıl tesis ederiz, Türkiye bu saatten sonra bunun yollarını arar. Çalışmasını yapar.” Çözüm Sürecini Küresel Güçler Engelledi Joe Biden yönetiminden terör koridoruna izin verilmemesini isteyen Mehdi Eker, “Türkiye Çözüm sürecini rafa mı kaldırdı ? sorusuna ”Öncelikler değişiyor bazen” dedikten sonra terör örgütleri PKK ve FETÖ’nün işbirliği ile bu sürecin nasıl engellendiğini anlattı: “Bizim iç meselemiz bizi bağlar. Türkiye'nin güvenliğini barışını bölgenin de istikrarını talep ederiz. İç güvenliğimizi barışını tehdit eden her unsur bizim sorunumuzdur. Biz kendi güvenlimiz için de bölgenin güvenliği için de, kendi barışımız içinde bölgenin barışı içinde Türkiye’yi teminat olarak kabul ediyoruz. Bölgede yangın olursa Suriye’de olduğu gibi terörün alevleri bizim eteklerimizi sarar. Türkiye AK Parti ile birlikte şöyle bir yol benimsedi. 80 yıl içerisinde ret edilmiş, kabul edilmemiş, alan verilmemiş Kürt vatandaşlarımızın kimliklerinin ve kültürlerinin dilinin tanınması, dillerine ait uygulamaların demokratikleşme sivilleşme yoluyla kendi barışını sağlanması tesis etmesi AK Parti'nin önceliği olmuştur. 2013 yılına kadar bunu hayata geçirmiştir. 2013'teki Gezi olayları arkasından 17-25 Aralık, arkasından Kobani arkasından Sur olayları bunların dördünün de hedefi şudur: Ak Parti yönetimindeki Türkiye Cumhuriyeti’nin Kürt meselesini barış içinde çözmesini engellemektir. Ortadoğu uluslararası güçlerin vekalet savaşlarıyla öngördüğü yapı ancak ve ancak Türkiye’nin Kürt meselesini barış içinde çözmesiyle bitirilebilirdi. Silahlı terör örgütü sizin şehirlerimizi işgal etmeye kalkışıyorsa, demokratikleşme ve sivilleşme yoluyla bu sorunu çözeceğim dediğiniz bir noktada yerin altına mayın döşüyorsa…Bunu da PKK, FETÖ İşbirliğiyle yapıyorsa bunu da söyleyim… 6-7 Ekim olayları, Sur, Nusaybin, Silopi, Cizre gibi hendek, çukur kazılarak şehirlerin işgal edilmeye kalkışılması meselesinde maalesef bizim güvenlik güçlerimiz unsurları içiresinde sızmış olan onlarla iş tutan PKK ve FETÖ işbirliği içinde olmuştur. Mesele küresel bir karşı çıkıştır. Vekalet savaşının bir parçadır.”