BM'den Açlık Krizi Uyarısı!

Dünya genelinde yeni tip koronavirüsün (Covid-19) yol açtığı can kayıpları dün itibarıyla 265 bin 589’a yükseldi. Vaka sayısı ise 3 milyon 841 bin 666 oldu. Avrupa’da normalleşme adımları sürerken virüsün yayılma sürecinin henüz başındaki dezavantajlı ülkelere ilişkin uyarılar dikkat çekiyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, salgının “en yıkıcı” sonuçlarının, dünyanın en yoksul ülkelerinde görüleceğini söyledi. ‘ACİL ÖNLEM GEREK’ Lowcock “Şimdi harekete geçmezsek, çatışma, açlık ve yoksullukta önemli bir artışa hazır olmalıyız. Birden çok açlık krizi ihtimali yaklaşıyor” dedi. “Olağanüstü önlemlerin” gerektiği vurgusu yaptı. “Milyonlarca yaşamı kurtarmak ve kırılgan ülkelerde koronavirüsün yayılışını durdurmak için” 4.7 milyar dolarlık ek kaynak çağrısında bulundu. BM daha önce de mart ayında küresel insani yardım planını başlatırken 2 milyar dolar talep etmiş ve bu miktarın yaklaşık yarısını toplayabilmişti. ‘SALGININ ORTASINDAYIZ’ Yeni tip koronavirüs (Covid-19) ile mücadelede başarı sağlayan ve salgını kontrol altına alan Almanya’da açılma hamleleri sürüyor. Dortmund başta olmak üzere kimi bölgede okullar açılırken öğrencilerin içeriye girişleri sırasında maskeli ve mesafe kuralına uygun olması yönünde önlemler alındı. Bu arada Almanya Başbakanı Angela Merkel’in danışmanlarından Dr. Helge Braun, virüsün toplumda yayılmaya devam edeceği uyarısına bulundu. Braun, Deutschlandfunk radyo kanalına yaptığı açıklamada, “Şu an salgının sonrasını yaşamıyoruz, salgının tam da ortasındayız. Bu salgın bir süre daha bizim aramızda olacak, en azından bu yılın sonuna kadar. Bu da en iyimser tahmin” ifadelerini kullandı. Bu arada, koronavirüse karşı birçok Avrupa Birliği komşusuna göre daha gevşek önlemler almakla eleştirilen ve İngiltere’den sonra “sürü bağışıklığı” yöntemini denediği iddia edilen İsveç’te salgının faturası ağırlaşıyor. İsveç’te koronavirüs kaynaklı can kaybı dün itibarıyla 3 bini aştı. AB: GERİLİM ZARAR VERİYOR Washington yönetimi, halihazırda ticaret savaşında olduğu Çin’in salgının yayılmasında rolü olduğu iddialarında hız kesmiyor. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, önceki günkü basın toplantısında “Biliyorlardı. Çin dünya genelinde yüz binlerce yaşamın yitirilmesini önleyebilirdi. Dünyayı küresel bir ekonomik sıkıntıya sürüklenmekten kurtarabilirdi” diye konuştu. Diğer yandan, Trump yönetimindeki yetkililerin, virüsün nereden ve nasıl çıktığına dair çelişkili ifadeler kullanmasına ilişkin sorulara tepki gösteren Pompeo, ardından yaptığı açıklama ile kafaları karıştırdı. “Tam olarak net değil, virüsün laboratuvardan çıktığına dair birçok delil var. Her iki açıklama da doğru olabilir. Ben ve yönetimdeki yetkililer her ikisini de söyledik. Hepsi doğru” dedi. Pekin’den ise ABD’ye tepki yinelendi, iddialar reddedildi. Washington-Pekin hattındaki tansiyon, Avrupa Birliği (AB) tarafından kaygıyla izleniyor. AB’nin Pekin Büyükelçisi Nicolas Chapuis, karşılıklı suçlamaları eleştirirken bunun salgınla mücadelenin yararına olmadığını söyledi. “Küresel iyileşme için ihtiyacımız olan işbirliği ruhuna yardımcı olmuyor” dedi. Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, tecrit karşıtı politikalarında kimi zaman ters düştüğü “Beyaz Saray Koronavirüsle Mücadele Görev Gücü”nü lağvetme kararında geri adım attı. Trump, Görev Gücü’nün varlığını sürdüreceğini, çalışmalarını yeni danışmanlarla yürüteceğini belirtti. Bu arada Trump’ın yaverinin Covid-19 testinin pozitif çıktığı savunuldu.

Bakmadan Geçme