Büfeciler Dert Küpü
İstanbul Deniz Kara Büfecileri Esnaf Odası Mustafa Şimşek, büfeci esnafının bir kent kültürel yükselişine katkı sağladığını belirtti
İstanbul Deniz Kara Büfecileri Esnaf Odası Mustafa Şimşek pandemi döneminde en çok etkilenen sektörlerin başında büfecilerin geldiğini belirterek “biz gıda sektörüyüz yani ayaküstü işte dönerdi, sandviçti, hamburgerdir, köftedir gibi mamulleri insanlara anında sunup bir nevi sokak lezzeti veriyoruz. Pandemi dönemi olunca insanlar korktu, büfelerden alışveriş yapamadı doğal olarak, bu bakımdan etkiledi. Ama bu zaman içerisinde geçtikten sonra şimdi yavaş yavaş rayına oturuyor” dedi.
Dünya Esnaf ve Sanatkarlar Derneği’nin Ahi Enstitüsü ile birlikte “ Anadolu’nun Ahisiyiz, Üreten Türkiye’nin Hizmetindeyiz” Projesi kapsamında düzenlenen “Esnaf ve Sanatkarlar Hasar Tespit Raporu Genel Toplantısı’nda konuşan İstanbul Deniz Kara Büfecileri Esnaf Odası Mustafa Şimşek, büfeci esnafının bir kent kültürel yükselişine katkı sağladığına uluşkun şunları söyledi:
“Büfelerin çok faydalı da bir sektör olduğunu biliyoruz. Sebebi de şöyle, insanlar konuşacak zaman bulamazlar, halbuki büfeye geldiğinde sabah ve öğlen illa ki orada bir başkası olur. Kimisi siyasetten kimisi futboldan konuşur ama orada bir konuşma ahengi de var. Dolayısıyla insanları birbirine yaklaştırır. Büfenin böyle kültürel anlamda da bir hizmeti vardır. Büfelerin çoğalması, o çoğaldığı şehrin kültürünün yükselişi demektir. Turist gelir ona sorar, yabancı gelir ona sorar, yol gösterir, her türlü şekilde büfe sanki bir nefes gibi yaşayan şehirde bir ihtiyaçtır. Ben öyle düşünüyorum ve şunu da söylüyorum. Herkese en iyisini en güzelini yapmaya çalışıyoruz”
Mustafa Şimşek açıklamasında öne çıkan başlıklar şu şekilde:
YENİ BÜFE AÇAMIYORUZ:
Bir de bizim büfecilerimizin sorunu, yeni açan dükkanlarla alakalı, ruhsat almakta zorluk çekiyoruz. Şimdi alkollü bir büfe açılırsa camiye 500 metre ya da 1 km gibi şartnameler var. Ama alkol satmayan büfe de olsak onunla ilgili de baya zorluklar çekiyoruz. Bir ikincisi 5 metrekare yerde büfe açıyoruz ama bir masa, sandalye koyuyoruz oraya diyorlar ki siz büfe değilsiniz, lokantasınız diyorlar. Bizleri, benim üyemi lokantaya zorluyorlar. Sonra gidiyoruz belediyeye, diyoruz ki biz lokantacılara gittik, aldık, kartımızı, belediye diyor ki siz burada lokanta açamazsınız. Niye, 5 metrekare ya da 8 metrekare, sana ben büfeci ruhsatı veririm diyor. Bakın şimdi çelişkiye, bir taraftan lokantaya giriyor diyecek, bir taraftan da büfeci ruhsatı verecek. Yani bu ne oluyor, birleşik esnaflara giriyor, ihtisas odaları hafif kalıyor. Halbuki üye ihtisas odasına yani bağlı olduğu mesleğin odasından hizmet alır. Bir başka odadan birleşik esnaflardan hizmet alabilir ama bizim kadar ihtisas odaları kadar hizmet veremezler. Tabi zaman içinde biz kurumlarla, federasyon, konfederasyonla görüşüyoruz ama adım atamıyoruz, ayaklanamıyoruz. İyi ki böyle bir program yaptınız da şimdi bunu dile getiriyoruz.
ÇALIŞMA SAATLERİ UZATILSIN:
Bir de çalışma saatlerinin kısalığı döneminde yani şimdi şöyle düşünün saat 10’a kadar alkol satışı var büfelerde, turizmcilerde de şimdi öyle, daha evvelden 1’e 2’ye kadar yapılıyordu. Biz büfede alkol satışını servis olarak yapmayız yani Coca Cola gibi alışveriş yaparsın, veririz gider. Yani büfenin önünde ya da herhangi bir yerinde alkol açılıp içilmez, bira içilmez. Dolayısıyla bu satışın bizde tekel marjı çok cüzidir. Sigarada 3,7 tekelde 6,5 birada 8’i bulur falan. Yani bu dükkanların ayakta kalabilmesi için uzun dönem açık olmaları lazım eğer bunların satış alanını kısıtlar, saatlerini kısıtlarsanız o zaman satış yapamazlar. O büfelerde ayakta durmakta zorlanırlar. Böyle de bir sıkıntımız var.
MESLEK LİSELERİNDEN MEZUN BÜFECİLER OLMALI:
Sizler iyi olacaksınız, bende iyi olacağım, sizin çocuğunuz üniversite mezunu olacak, benim çocuğumda üniversite mezunu olacak. Kimisi mühendis olacak kimisi bakırcı olacak, kimisi büfeci, kimisi lokanta, böyle birbirini terazide tutacak hizmetler. Eğer ülkede herkes mühendis olursa hep inşaatçı olur öbür işleri yapan adam kalmaz. Dolayısıyla meslek okullarına çok önem verilmeli ve turizm okullarında mezunlar çoğaltılmalı, büfe sektörüne, gıda sektörüne, alışveriş sektörüne, bunlar yapılırsa Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bunlar ders kitabı olarak konulursa eğer turizm okullarına yetişemiyorsa bunun çok faydalı olacağını düşünüyorum.
BİR DÜKKANIN YANINA 2. DÜKKANI REKABET İÇİN AÇMAYIN:
Bunun dışında da elbette ki kalite faktörleriyle de şimdi hep şikayetler oluyor, ama bu hep olacak, zaten serbest tarifeye geçildikten sonra insanlar istediği fiyatı koyuyor. Biz tarife yapmıyoruz, tarife isteyen üyelerimize, ne fiyat istiyorsun, bunu yazdır getir onaylattırıp geri ona veriyoruz. Dolayısıyla büfelerin açık kalması ve üstelik. Hiç kimse kimsenin kısmetini alamaz.
Dünya Esnaf ve Sanatkarlar Derneği’nin Ahi Enstitüsü ile birlikte “ Anadolu’nun Ahisiyiz, Üreten Türkiye’nin Hizmetindeyiz” Projesi kapsamında düzenlenen “Esnaf ve Sanatkarlar Hasar Tespit Raporu Genel Toplantısı’na Dünya Esnaf Sanatkarlar Derneği Onursal Başkanı Erol Korkut, İstanbul Kamyoncular Esnaf Odası Başkanı Cemil Ok, İstanbul Deniz Kara Büfecileri Esnaf Odası Başkanı Mustafa Şimşek,İstanbul Şoförler Esnaf Odası Başkanı Cem Sert katıldı.