Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Slovakya Dışişleri Bakanı Miroslav Lajcak, Çekya Dışişleri Bakanı Tomas Petricek, ?Polonya Dışişleri Bakan Yardımcısı Marcin Przydacz ve Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, Slovakya'nın başkenti Bratislava'da Vişegrad Grubu ülkeleri ve Türkiye'nin katılımıyla düzenlenen "V4 Türkiye Dışişleri Bakanları 4. Toplantısı"nın ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantının çok verimli geçtiğini kaydeden Çavuşoğlu, görüşmelerde ortak çıkarlar ve bölgesel konuların yanı sıra Suriye, Libya, İran ve Irak'taki durumu değerlendirdiklerini söyledi. Çavuşoğlu, mevkidaşlarını Türkiye'nin Suriye sorununun çözümü için neler yaptıkları konusunda bilgilendirdiğini belirterek, bu kapsamda ABD'nin Suriye'den çekilmesi, İdlib'teki son durum ve İdlib'in statüsü, siyasi durum, Anayasa Komitesi'nin kurulması, Suriyelilerin ülkelerine geri dönüşü gibi konularda bilgi verdiğini kaydetti. Düzensiz göç konusunu da masaya yatırdıklarını dile getiren Çavuşoğlu, "Düzensiz göç konusu, hep birlikte mücadele etmemiz gereken ortak bir sorun." diye konuştu. Çavuşoğlu, bu meseleye güvenliğin yanı sıra insani açıdan da yaklaşılması gerektiğinin altını çizerek, "Bu sadece Avrupa'nın değil, bu hepimizin birlikte mücadele etmesi gereken küresel bir sorun." ifadesini kullandı. Türkiye ve AB arasındaki göçmen anlaşmasının bu kapsamda etkili olduğuna işaret eden Çavuşoğlu, göç konusunda beraber çalışmaya devam ettiklerini anlattı. "Hiçbir ayrımcılık yapmadan terörle mücadele etmek de çok mühim." diyen Çavuşoğlu, terörle mücadele konusunun yanı sıra AB-Türkiye ilişkilerini de değerlendirdiklerini bildirdi. Çavuşoğlu, Türkiye'nin herhangi bir müzakere başlığını ele almaya hazır olduğunu belirterek, "Türkiye herhangi bir şartı karşılamaya hazır. Seçimlerden sonra Türkiye'de reform bizim önceliğimiz ancak siyasi engellerden kaçınmalıyız. Bu önümüzdeki asıl problem." ifadesini kullandı. Türkiye'nin AB'ye, güvenlik, ekonomi ve göç gibi birçok konuda katkılar sunduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, Türkiye'nin AB üyeliği önünde siyasi engeller bulunduğunun altını çizdi. Bazı ülkelerin Türkiye'nin AB üyeliğine "kategorik olarak karşıt" durduğunu dile getiren Çavuşoğlu, şunları kaydetti: "Bazılarına göre Türkiye, 82 milyon nüfusuyla büyük bir ülke. Bu nedenle AP'de diğer ülkelerden daha fazla koltuğa sahip olacak. Diğerlerine göre ise Türkiye ağırlıklı olarak Müslümanların yaşadığı bir ülke. AB bir dini birlik ise o zaman tamam. Eğer AB, gücü herhangi bir ülkeyle paylaşmak istemiyorsa bu da tamam. Fransa ve Almanya arasındaki dengeyi anlıyoruz ancak Türkiye'nin AB'ye nasıl katkı sunabileceğini ihmal ediyorlar. AB üyeliği hala Türkiye için stratejik hedef. AB bizi almak istemiyorsa kararını vermeli." Çavuşoğlu, öte yandan üyelik konusunun reform ya da Türkiye'nin karşılaması gereken kriterlerle alakası olmadığını belirterek, "En iyi ilişkilere sahip olduğumuz 2006'da, Türkiye'nin reform sürecinin 'sessiz devrim' şeklinde nitelendirildiği zamanda bile birçok başlık, Fransa ve Avrupa Komisyonu dahil birçok üye ülke tarafından bloke edilmişti." diye konuştu.