Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, CHP'li belediyelere 28 Şubat göndermesi yaptı. 31 Mart seçimleri sonrası sendika üyelerinin isten çıkarılması ve sürgün edilmesi olaylarının yaşanmasını eleştiren Yalçın "Bu ülke imtihanını üniversite önlerine turnike koyanlarla, kızları ikna odalarına sokanlarla, 28 Şubat’ta ‘bin yıl sürecek’ tehditlerini savuranlarla verdi r Onlar bu imtihandan sınıfta kaldıklarında derslerini almışlardır diye düşündük. Çok üzülerek söylüyorum ki hala yerinde sayanlar var. 31 Mart seçimlerinde ‘Mart’ın sonu bahar’ diyenlerin yönetime geldikten sadece bir hafta sonra uyguladıkları sürgünlerle, yıldırmalarla ve baskılarla ne olduklarını ve hiç ders almadıklarını gösterdiler bizlere.” diye konuştu.
İstanbul 5 No’lu Şubenin İftar Programı’nda konuşan Ali Yalçın, CHP'li ntalya, Ankara, Bilecik ve Bolu’da yönetimi değişen belediyelerin ciddi kıyımlar yaptığını belirtirken Odunpazarı Belediyesi'nin bilgisayar veri işletmenini hayvan barınağında görevlendirdiğini ileri sürdü Yalçın şöyle sürdürdü:
“Her gün yeni sürgün ve işten çıkarmaların haberlerini alıyoruz. Son olarak, Eskişehir Odunpazarı bölgesinde bilgisayar veri işletmenini hayvan barınağına süren bir zihniyetten bahsediyoruz. Bu belediye, 9 arkadaşı meslekleriyle uyuşmayacak yerlere sürmüş durumda. Adana Ceyhan Belediyesi sözleşmeli işçilerin ve sözleşmeli memurların iş akdini feshedip kapının önüne koymuştur. Bolu Belediyesi’nde 97 kişinin iş akdine son verilmiş durumda. Ortada bir aymazlık var. Bunu göz önünde bulundurmak durumdayız. İstanbul’la ilgili süreç devam etmektedir. Benim sizden beklentim, 23 Haziran’da yenilenecek olan seçimde kamu görevlilerinin itibarına gölge düşürmeyecek şekilde bütün kamu görevlilerinin gözlerini dört açması ve adaleti muhafaza etmesi gerekiyor. Ben bu teşkilatın adalet duygusuna sonuna kadar güveniyorum.”
Eğitim-Bir-Sen'in 15 Mayıs itibariyle son bulan mutabakatlarla eğitimde örgütlü gücünü 433 bine taşıdığını belirten Ali Yalçın, "Ülkemizde millet iradesinin tahkim edilmesi, vesayetin tasfiye edilmesi, ülkenin korku tünelinden çıkarılması, ham demokrasisinin tam demokrasi olması noktasında hep inisiyatif aldık ve irade beyanında bulunduk. Evrensel anlamda kuruluş hikâyemiz yer kürenin neresinde bir mazlum, neresinde bir mağdur varsa onun sesi soluğu olma noktasında kendimizi sorumlu hissettik. Bir sendikanın sorumluluk alanları ulusal sınırlar içerisindedir normalde. Ama biz, insanlığa ilişkin hassasiyet taşıyan yanımızla, dünyanın neresinde bir mazlum, neresinde bir mağdur varsa onun yanında olmaya çalıştık.” diye konuştu.
Bakmadan Geçme
