Çin makine endüstrisinde Almanya'yı tahtından indirdi

Küresel sanayi üretimindeki payı son 30 yılda 30 kat artan Çin, makine endüstrisinde de 2020'de Almanya'yı ihracat şampiyonluğu koltuğundan etti. 195 milyar dolar makine ve ekipman ihracatıyla Çin'in küresel pazardaki payı ,7'yi aştı

Dünyanın en büyük ihracatçısı Çin, makine ihracatında da ilk kez Almanya’yı geride bırakarak liderlik koltuğuna oturdu.

Alman Makine ve Tesisat İmalatçıları Birliği'nin (VDMA) yayımladığı araştırmaya göre Çin, geçen yıl gerçekleştirdiği 165 milyar Euro’luk (195 milyar dolar) ihracatla 2020’nin makine ve ekipman tedarikçileri sıralamasında ilk sıraya yerleşti. Çin bu tutarla, 1 trilyon Euro’yu aşkın küresel pazardaki sektör payını da yüzde 15,8’e çıkardı.

Makine ekipman pazarında uzun süredir liderliği elinde bulunduran Almanya’nın payı ise yüzde 15,4’e geriledi. Raporunda, Çin’in COVID-19 pandemisinden tüm dünyadan önce çıkmasının liderlik sıralamasında olduğuna dikkat çeken VDMA, imalat sektöründeki bu değişimin süreceğini öngörüyor. Küresel sanayi üretimindeki payı son 30 yılda 30 kat artan Çin, makine endüstrisinin çehresini de değiştiriyor ve 2020 yılında Almanya’yı makine ihracat şampiyonluğu koltuğundan etmeyi başardı.

195 milyar dolar makine ve ekipman ihracatıyla Çin’in küresel pazardaki payı %15,7’yi aştı. Çin makine endüstrisinde ihracat şampiyonluğunu Almanya'nın elinden aldı. Çin Uluslararası Radyosunun haberine göre, Almanya makine ihracatında hep dünya şampiyonu oluyordu ancak bu olgu, 2020 yılından itibaren tarihe karışmış görünüyor.

Alman Makine ve Tesisat İmalatçıları Birliği'nin (VDMA) bu hafta yayınladığı bir incelemeye göre 2020 yılının makine ve ekipman tedarikçileri sıralamasında Çin 1 trilyon Euro’yu aşkın makine ve ekipman ihracatının yaklaşık yüzde 15,8’ini gerçekleştirdi ve sektörden 195 milyar dolarlık (165 milyar Euro’luk) ihracat geliri elde etti. VDMA konuya ilişkin raporunda Çin’in COVID-19 pandemisinden tüm dünyadan önce çıkmasının bu basamak değişiminde etkili olduğuna dikkat çekiliyor.

Aynı dönemde Almanya ise ancak 162 milyar Euro değerinde makine ihraç etti ki, bu da küresel ihracat toplamı içinde yüzde 15,5'lik bir orana denk düştü. Oysa bir önceki yıl Almanya, bu alanda Çin‘in 1,4 puan önünde yer almıştı.

Çin makinede hem bağımsızlaşıyor hem güçleniyor

Söz konusu gelişmenin, Çin'in bu alanda ilerleme kaydetmesi olduğu kadar Almanya'ya karşı ciddi bir rekabet alanına sahip olması gösteriliyor. Öte yandan Çin'in Alman ürünü makinelere ihtiyacı kalmıyor ama pek çok ülke Çin ürünü makinelere ihtiyaç duymaya başlıyor.

Kuruluş küresel makine mühendisliği sektöründe Çin’in konumunu istikrarlı şekilde güçlendirdiğine vurgu yapmış ve şöyle demişti: “Küresel pazarda Çinli üreticiler en büyük rakibimiz. Bu da Almanya makine ve tesis inşa sektörü için şu soruyu beraberinde getiriyor: Makine inşa şampiyonluğu unvanını daha ne kadar tutabileceğiz?

Son 30 yılda Çin’in sanayi üretiminde patlama yaşandı. Yüzde 12’nin hemen altında yıllık büyüne ile sanayi üretim hacmi ortalama 6 yılda bir ikiye katlandı. Resmi rakamlara göre ülkenin sanayi üretimi son 30 yılda yaklaşık 30 katı hacme ulaştı.

AB’nin küreseldeki payını yüzde 17’nin altına düşürdü

VDMA Çin’in imalat sektörünün çehresindeki değişim üzerinde etkilerinin henüz bitmediğini ve devam edeceğini söylüyor. Katma değerli imalat üretiminin payını da artıran Çin’in küresel imalat sektöründe yaratılan katma değerdeki payı 2004’te yüzde 9 bile değildi. AB’nin dönemdeki payı yüzde 25. Aradan 15 yıl gibi bir süre geçtikten sonra Çin payını yüzde 28’e artırdı ve AB’nin payı yüzde 17’nin altına indi.

“Yol ve Kuşak’a tepki vermenin zamanı gelmiş geçiyordu”

Aynı kuruluşun yine bu hafta yayınladığı başka bir açıklamada da Avrupa Birliği’nin Çin’in milyarlarca dolarlık Yol ve Kuşak girişimine bir yanıt verilmesinde çok geç kalındığı vurgulandı. Açıklamada Avrupa Komisyonu tarafından Eylül 2018’de sunulan ‘Asya Bağlantılılık Stratejisi’nin hala elle tutulur bir sonuç getirmediği, Avrupa’nın Asya’da çok daha büyük yatırımlar yapması gerektiği vurgulandı. Kuruluşun açıklamasına göre Avrupalı bir kuruluş üzerinden her yıl 250 ila 350 milyar Euro finansman sağlanması gerekiyor. Açıklamada bu meblağın büyük bir meblağ olduğu ancak yine de Çin’in İpek Yolu yatırımlarının ancak üçte birine denk geldiği de vurgulandı. VDMA Dış Ticaret Direktörü Ulrich Ackermann tarafından yapılan açıklama şöyle devam ediyor: “Bu ölçekte bir finansmanın gerçekten sağlanması için ticari finansmanın yanı sıra bir kalkınma yardımıyla ve özel sermaye yatırımlarıyla da bağlantılı bir çerçeve düşünülmeli.”

Uygulama kısmında ise Avrupa’nın prensiplerine bağlı kalması gerektiği vurgulanarak iş dünyasının Çin’in şeffaflığı ve sürdürülebilirliği daha iyi yapması beklendiği mesajı veriliyor: “Projeler ihale sürecinde şeffaf olmak zorunda ve sürdürülebilirlik kriteri çok ciddiye alınmalı. Aynı zamanda ROI hesaplamaları önceden yapılmalı ve yolsuzluğun önlenmesi için tedbirler alınmalı. Bu Çin projelerinin haklı gerekçelerle eleştirilen zayıflıklarına karşı bir denge oluşturacaktır.”

Avrupalı makine inşacılar: “Çin’le rekabette güçlenmeliyiz”

Almanya’da ve Avrupa’da 3.300’den fazla üyesi bulunan ve makine mühendisliği sektörünün en önemli temsilcisi olan VDMA raporunda hem Alman hem Avrupalı şirketlerin rekabetçi güçlerini geliştirmesi gerektiği uyarısı yaptı. Almanya’nın 2020 yılı boyunca gerçekleştirdiği makine ve ekipman ihracatı ise 191 milyar dolarda kaldı.

Bakmadan Geçme