Döviz Düştü, Fiyatlar Neden Yüksek?
Dolayısıyla faiz artırıldı ve bu sayede kur düştü, diye hiç kimse fiyatların da aynı hızda geri geleceğini beklemesin. Çünkü kuru geri çekebilmek için zamanında artırılmadığı için şimdi yüksek tutulan ve uzun süre öyle kalacağı anlaşılan faizden kaynaklanan bir zehir vücuda yavaş yavaş nüfuz ediyor.
Esnafın da sanatkarın da tüketicinin de aklında deli deli sorular var. Döviz düşüyor ama fiyatlar düşmüyor hatta artıyor. Dünya Gazetesi yazarı Alaattin Aktaş " Sepet kur ve Yİ-ÜFE'de zincirleme endeks son on bir aydır kurun fiyatların üstünde gittiğini gösteriyor. Bünyeye zehir öyle bir girmiş ki, bu kolay kolay atılamaz. Dolayısıyla kur düştü diye fiyatlar öyle hemen gerilemez." dedi. Aktaş, hükümete de " Ama kur düşüşünü fırsata çevirmek kamunun elinde. Madem doğalgazı uzun vadeli anlaşmalarla alıyoruz ve fiyat oynaklıklarından etkilenmiyoruz, kur düştüğüne göre doğalgaz fiyatı pekala aşağı çekilebilir." önerisi getirdi.
Aktaş, vatandaşın aklındaki sorulara cevap aradı. İşte o yazısı:
Fırsatçılar Var
Dolar 8.50’den neredeyse 7’ye, euro 10’dan 8.50’ye döndü. Döviz rekor düzeylere çıkarken fiyatlar da hızla arttı; ne var ki kur gerilerken fiyatlarda aynı doğrultuda bir hareket görülmedi. Hatta fiyatların bırakın gerilemeyi, artmaya devam ettiği dikkat çekti.
Bu durumu nasıl izah edeceğiz?
“Kur gerekçesi ortadan kalktı ama fiyatlar bir türlü aşağı gelmiyor, bu iş aleminin de gözü bir türlü doymuyor ki” demek biraz işin kolaycılığına kaçmak değil mi?
Sanki ortada şöyle bir tablo var da:
“Talep inanılmaz canlı, etiketi ne yaparsan yap her şey kapış kapış gidiyor, fırsattan istifade etmek isteyenler de zam üstüne zam yapıyor!"
Türkiye’nin tablosu, ekonominin şu anki gerçeği bu mu yani!
Zehri atmak kolay değil
Önce bu gerçeği kabul etmek gerek. Döviz kuru, fiyat oluşumundaki etkenlerden yalnızca biri. Faiz oranı var, hammadde fiyatları var, uluslararası düzeydeki emtia fiyatları var...
Ama bugün yalnızca döviz cephesinden bakacak ve kur hareketi ile de Yİ-ÜFE’deki değişimi karşılaştıracağız.
2020’de başlayan ve bu yıl da devam eden döviz ve Yİ-ÜFE kıyaslamasında, zaman zaman benzer bir tablonun oluştuğu 2018’e işaret ediliyor. 2018’de de rahip krizini yaşanırken “faizi artırmama politikası” izlenmek suretiyle kurun füze gibi tırmanmasına yol açılmış, gelişmeler bir süre “Bize bir şey olmaz” diye izlendikten sonra rekor faiz artırımı gelmişti.
2018 Yılını Tekrar Yaşıyoruz
2020 bir anlamda 2018’in tekrarı gibi. Bir anlamda, çünkü geçen yıl da kur çok yükseldi ve ardından gelen faiz artışıyla bu tırmanış durdu ve gerileme başladı ama eğilim 2018’den aslında bayağı farklı.
Yazımızda 2018 ve 2020’nin sepet kur ve Yİ-ÜFE değişimini zincirleme endeks haline getirdiğimiz grafikler yer alıyor. Bir önceki yılın aralık ayında 100 olan endeks, 2018 ve 2020’de nasıl seyretmiş ve bir sonraki yılın ocak ayına nasıl sarkmış...
2018 ve 2020 genel eğilim olarak aynı gidişatı sergiliyor gibi görünse de temelde ciddi bir fark olduğunu söyledik. Fark şu:
2018’de sepet kur ve fiyat artışı temmuza kadar neredeyse paralel gidiyor. Kur artışı ağustos ve eylülde yüzde 20 ve yüzde 12’ye dayanıyor. Dikkat ediniz; aylık artışlardan söz ediyorum. Ekimde yüzde 9’u bulan keskin bir düşüş var ama bu üç ayın zincirleme endeksi fiyat endeksinin çok çok üstünde. Zehir bünyeye (fiyata) giriyor; ama bünye hem hemen reaksiyon gösteriyor, yani yüklü zamlar geliyor (ağustos ve eylülde yüzde 7 ve 11), hem de kur etkisi hızla tersine dönüyor.
Bu yıl ise seyir çok farklı:
Kur ve fiyat artışı mart ayıyla birlikte ayrışmaya başlıyor. Marttan bu yılın ocak ayına kadar on bir ay geçmiş; kur ve fiyat artışı endeksi bir daha hiç kavuşamamış(!), kur hep yukarıda seyrediyor. Bünyeye sürekli zehir enjekte ediliyor. Sepet kur iki aydır geriliyor gerilemesine ama önceki dönemlerden kur kaynaklı öyle bir maliyet tortusu birikmiş ki, bunu bünyeden atmak hiç kolay olacağa benzemiyor.
Bir Zehir Atılıyor. bir ata Zehir Geliyor
Reel kesime soruluyor:
Son üç ayda maliyetleriniz nasıl değişti? Yüzde 56.2 arttığını söylüyor.
Gelecek üç ayda maliyetlerinde nasıl değişim bekliyorsunuz? Yüzde 50 artacağını dile getiriyor.
Gelecek üç ayda iç piyasada satış fiyatınız nasıl değişecek? Yüzde 39.6 artıracağını ifade ediyor.
İlacın Yan Etkisi Var
Siz hiç yan etkisi sıfır olan bir ilaç gördünüz mü? En sıradan sayılan ilacın prospektüsünü okuyun, milyonda bir de olsa görülebilecek yan etkilerden söz edilir.
Dolayısıyla faiz artırıldı ve bu sayede kur düştü, diye hiç kimse fiyatların da aynı hızda geri geleceğini beklemesin.
Çünkü kuru geri çekebilmek için zamanında artırılmadığı için şimdi yüksek tutulan ve uzun süre öyle kalacağı anlaşılan faizden kaynaklanan bir zehir vücuda yavaş yavaş nüfuz ediyor. Yani sonuçta dengeyi bir türlü tutturamıyoruz.