Ekmek Kokusunda Vatan Sevdası

Bir tamirhaneye adım atıyorum. Dolabın üzerinde poşetlenmiş bir ekmek. Alın terinin, emeğin karşılığı... İnsanın içini ısıtan, çalışmanın, üretmenin simgesi bir ekmek. Ne de güzel anlatır ekmeğin hikayesi esnafın hikayesini. İnsan çalışır ya gece gündüz, adına ekmek parası derler ya, işte o ekmeğin yanına bir de helalinden olduğunun tadı eklenirse, o ekmek ne kadar tatlı gelir bilirsiniz. Ama bu hikaye burada bitmez. Tamirhanenin tezgahının arkasında bir fotoğraf görünür gözüme: Türkiye'nin birlik ve bütünlüğüne, topraklarına göz diken hain terör örgütlerine karşı anaların ak sütünü helal ettikleri, babaların gözyaşlarıyla helallik verdikleri şehit fotoğrafı. Dükkanın baş köşesinde...

Esnaf ve sanatkar, gece gündüz dükkanındadır, atölyesindedir ama aklı her daim vatanındadır. Canı pahasına korur, sahip çıkar vatan sevgisine, tartıştırmaz onu. Yurduna da iline de sahip çıkar. Şeyh Edebali'nin dediği gibi; önce vatan der, sonra ekmek... Duvarlarda asılı duran al yıldızlı bayrak, mavi bulutların arasında haşmetiyle durur. Esnaf ve sanatkar, ekonominin sigortasıdır, toplumun çimentosudur; bağımsızlık ve özgürlüğün yüzyıllardır gönüllü alperenleridir. Onlar, Ulu Hünkar Ahmet Yesevi'nin talebeleri gibidir. Önce vatan, önce bayrak derler.

Ay yıldızın altındaki logo, TESKOMB’un sembolü, esnafın sığınağı, evi barkıdır. Kara günde, zor zamanda imdada hızır gibi yetişir. TESKOMB, esnaf ve sanatkardan yana tavrını hiç değiştirmemiştir. Genel Başkan Abdülkadir Akgül'ün esnaf ve sanatkara olan düşkünlüğü herkesçe bilinir. TESKOMB logosunu görünce afişin altında gururlanarak gösterir eşe dosta, dükkana gelen müşterisine. Görünürde bir tamirhanedir. Öyle görür, bakmak istemeyen. Görmek isteyense, bir vatan millet özetini görür dükkanda. Alın teriyle sulanmış vatan toprağını...

Ey esnafımız, sen nasıl gurur duyuyorsan ay yıldızlı bayrağımızla, şehitlerimizle, TESKOMB'umuzla; biz de seninle gurur duyuyoruz. Var olasın, Rabbim ayağına taş değdirmesin. İşlerinden bereket eksik olmasın.