Emeklinin sabrı tükendi

Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Başkanı Kazım Ergün, emeklilerin aylıklarına yapılan artışa, “Emekliye 2018’den bu yana her yıl ‘Biraz daha sabır, seneye düzelecek’ denildi. Bu yıl da aynı şeyi duyduk. Emeklinin sabretmeye niyeti de olsa, böyle bir şey söz konusu değil tabii ama, bu kadar vakti ve ömrü yok. Eskiden emeklilik yaşı yükseltildiğinde mezarda emeklilik derdik. Şimdi de mezarda zam diyoruz. Emekli ancak öldükten sonra zam alacak. Nereye kadar sabredeceğiz?” tepkisini gösterdi.

İktidar milyonlarca emekliyi sefalete mahkum etti. Yeni yılda SSK ve Bağ-kur emeklileri yüzde 15,75, memur ve memur emeklileri ise yüzde 11,54 oranında maaş farkı alacak. Hüsrana uğrayan emekliler nasıl geçineceklerini kara kara düşünüyor. Artışlara ilişkin Cumhuriyet’e konuşan Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Başkanı Kazım Ergün, iktidarın emeklilere yönelik uyguladığı politikaları eleştirdi. Ergün, ENAG, İTO, Türk-İş ve TÜİK’in aralık ayı enflasyon hesaplamalarının aritmetik ortalamasının 2 olduğunu belirterek aralık ayı enflasyonunun yüzde 1 açıklanmasına tepki gösterdi.

Emeklilerin TÜİK’in açıkladığı verileri dikkate almadığını vurgulayan Ergün, en düşük emekli maaşında kök rakamın 6 bin lira olduğunu, bu maaşa ek olarak hazineden 6 bin 500 lira sosyal destek ödemesi yapıldığını anımsatarak “Maaştan daha fazla sosyal destek ödemesi yapılıyor. Bu durumda bunun bir maaş olduğunu söyleyemeyiz. Bu bir sosyal destek ödemesidir. Emekli maaşı diye bir şey artık kalmamıştır. Sistem acilen değişmelidir” ifadelerini kullandı.

UCUBE SİSTEM: KÖK AYLIK

Emeklilerin beklemekte olduğu intibak yasasının çıkarılması gerektiğine de vurgu yapan Ergün, “Bu yasanın hazırlığı zaman alacağı için o süreye kadar emeklilere seyyanen zam yapılmalıdır. Geçtiğimiz yıl memurlara 8 bin lira yapılmıştı, bu zammın bugünkü değeri 15 bin lira civardındadır. Bu paranın bütün emeklilere verilmesi gerekir” diye konuştu. Çarşı, pazar enflasyonunun yüzde yüzü aştığını belirten Ergün, şunları söyledi:

“Yüzde 44’le insanları kandırmaya çalışmak doğru değil. Kira enflasyonunu yüzde 58 belirleyeceksiniz, emeklinin enflasyonunu yüzde 44 belirleyeceksiniz. Böyle bir rakam olmaz. Böyle bir teraziyi neye göre tarttılar bilmiyoruz. Emekli aylıklarının bu durumda enflasyon sürecini karşılaması için alınması gereken acil tedbirler var. Fakat önemli olan sosyal güvenlik sisteminin değiştirilmesidir. Reform adıyla geçirilen birçok şey bize göstermiştir ki; Bu sistem artık emeklileri yoksullaştırmaya ve sosyal yardımlara muhtaç etmeye başlamıştır. Kök aylık denilen ucube sistem de buradan çıkmıştır. Bir emekliye yardım olmadan maaş ödemeye kalksanız, en düşük emekli maaşı 6 bin liradır. Bunu hiçbir vicdan kabul etmez, Mantık almaz.”

‘NEREYE KADAR SABREDECEĞİZ’

Emeklilerin sabredecek gücü kalmadığına dikkat çeken Ergün, “Emekliye 2018’den bu yana her yıl ‘Biraz daha sabır, seneye düzelecek’ denildi. Bu yıl da aynı şeyi duyduk. Emeklinin sabretmeye niyeti de olsa, böyle bir şey söz konusu değil tabii ama, bu kadar vakti ve ömrü yok. Eskiden emeklilik yaşı yükseltildiğinde mezarda emeklilik derdik. Şimdi de mezarda zam diyoruz. Emekli ancak öldükten sonra zam alacak. Nereye kadar sabredeceğiz?” dedi.

‘EMEKLİNİN BİR AYAĞI HASTANEDE, BİR AYAĞI ECZANEDE’

Bir çarşı filesinin en düşük bin liraya dolduğunu, kiraların yüksekliğini, zorunlu masrafları örnek gösteren Ergün, şu konulara dikkat çekti:

“- Emeklinin bir ayağı hastanede, bir ayağı eczanededir. Yıllarca çalışıp sağlık primi ödemiş bu insanlardan bir de katkı payı alınmaktadır. Emekli, hem eczaneye hem hastaneye katkı payı ödüyor. Ben niye yıllarca sağlık primi ödedim o zaman? Bu katkı payları derhal kaldırılmalı.

- Banka promosyonları çok yetersiz. Bu promosyonların belirlendiği masalarda emeklilerin temsil hakkı olmalı.

- Emekliler bugün en borçlu kesim arasında. Herkese vergi, kredi affı çıkıyor ama biz, emeklilerin kredi kartı borçlusu olduğunu çok iyi biliyoruz. Kara listelerde çoğunlukla emeklilere rastlarsınız. Dolayısıyla emeklilere yönelik de bir af çalışması bekliyoruz.”