Erdoğan'dan Hakan Atilla Açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 24-27 Temmuz tarihleri arasında Türkiye’ye resmi ziyarette bulunan Malezya Başbakanı Muhammed'i, resmi törenle karşıladı. Atlı karşılama birliği eşliğinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne gelen Muhammed, Erdoğan ile birlikte tören alanındaki yerlerini aldıktan sonra iki ülkenin milli marşları çalındı ve 21 pare top atışı yapıldı. Konuk Başbakan Muhammed, tören kıtasını selamladı. Tören sırasında tarihteki 16 Türk devlerini temsilen askerler ve bayraklar yer aldı. Malezya ve Türkiye heyetlerinin karşılıklı takdiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Muhammed, merdivenlerde basın mensuplarına poz verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mahathir Muhammed'e Cumhuriyet nişanı verdi. Törende Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Türkiye’nin Kuala Lumpur Büyükelçisi Merve Kavakçı, Ankara Valisi Vasip Şahin ve Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir de hazır bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya Başbakanı Mahathir Muhammed ile baş başa ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdi. Görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan konuk Başbakan'a, iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerine yaptığı katkı dolayısıyla 'Türkiye Cumhuriyeti Cumhuriyet Nişanı' tevcih etti ve Muhammed-Erdoğan ikilisi ortak basın toplantısı düzenledi. Madalya tevcih töreninde konuşan Erdoğan, "Cumhuriyet Nişanı, Türkiye ile dostça ilişkilerin çok daha farklı bir şekilde geliştirilmesini ve iki ülke vatandaşlarının birbirlerine yakınlaşmasını sağlayan yabancı devlet adamlarına tevcih ediliyor. Aziz kardeşim, dünyanın fevkalade mühim coğrafyasında, tüm zorluklara göğüs gererek, ülkenizin beşeri ve ekonomik kalkınmasına büyük katkı yaptınız. 20 yıl önce ülkeniz ekonomik darboğaz içindeyken Malezya'yı kalkındırmayı başardınız. Birçok ekonomi tarihçisi, bugün bu başarıyı örnek gösteriyor. En kıdemli Başbakan olarak bugüne kadar sergilediğiniz vizyoner devlet adamlığınızla İslam dünyasına ve diğer ülkelere ilham kaynağı oldunuz. Türkiye ve Malezya arasındaki mesafe uzak olsa da, dostluk ve karşılıklı güven temelinde 1964 yılında tesis ettiğimiz ikili ilişkilerimiz, şahsi ilgi ve çabalarınızla stratejik ortaklık seviyesine ulaştı. Bu çalışmalarınız dolayısıyla zatıalilerine 'Cumhuriyet Nişanı' takdim etmekte şeref duyuyorum. Bu nişanı Malezya Başbakanına veriyor olmak benim için ayrı bir onurdur" dedi. 'TÜRKİYE BUNA ADAY' Nişanı almaktan dolayı büyük onur duyduğunu ifade eden Muhammed, "Malezya, Türkiye'ye her zaman dost bir ülke. Eminim ki Malezya ve Türkiye arasındaki yakın ilişki her iki ülkenin faydasına olacaktır. Belki de ümmetin faydasına olacaktır. Çünkü, biliyoruz ki ümmet birçok sorun yaşıyor. Dünyadaki İslam ülkelerinde oluşturulmaya çalışılan zayıflık sebebiyle bu yaşanıyor. Bu ülkelerin hepsi gelişmiş ülkeler olmalı, birisi bunu sağlamalı, Türkiye de buna aday bir ülke diyebiliriz" diye konuştu. 'İLİŞKİLERİMİZ SORUNSUZ DEVAM EDİYOR' Nişan tevcihinin ardından Muhammed-Erdoğan ikilisi ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malezya Başbakanı Muhammed ve heyetini Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Muhammed'in duayen bir devlet adamı olduğunu belirten Erdoğan, "Kendisini 25 yıl sonra yeniden Başbakan olarak Türkiye'de misafir etmek, bizim için bir ayrıcalıktır. Bugünkü görüşmelerimizde D-8 üyesi iki stratejik ortak olarak, iş birliğimize yönelik ne gibi adımlar atabileceğimizi ikili görüşmelerimizde müzakere ettik. Bu sene Malezya ile ilişki tesisinin 55'inci yıldönümü. İlişkilerimiz ortak anlayış, karşılıklı güven ve saygı çerçevesinde sorunsuz bir biçimde devam ediyor. Malezya İstanbul'da muvazzaf başkonsolosluk açma kararını da almıştır. Bu adımın ikili ilişkilerimize kayda değer katkı sağlayacağı şüphesizdir" ifadelerini kullandı. 'ÜÇLÜ İŞ BİRLİĞİ SÜRECİNİN İLERLETİLMESİNE DESTEK VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ' Dünyadaki gelişmelerin Malezya-Türkiye istişarelerinin Bakan düzeyinde temasları gerektirdiğini belirten Erdoğan, "Aziz kardeşimle bu doğrultuda adım atılması hususunda mutabık kaldık. Filistin davası başta olmak üzere Rohingya krizi ve İslam düşmanlığı gibi meseleler karşısında iki ülke ortak tutum sergiledik. Malezya ile bu meselelerdeki iş birliğimizi daha da güçlendireceğiz. Sayın Muhammed'in önerisiyle Dışişleri Bakanları seviyesinde başlatılan Türkiye-Malezya-Pakistan üçlü iş birliği sürecinin ilerletilmesine destek vermeye devam edeceğiz" diye konuştu. '5 MİLYAR DOLAR HEDEFİNE SÜRATLE ULAŞMAMIZ GEREKİYOR' Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Malezya arasındaki ikili ticaret hacmi hedefinin 5 milyar dolar olduğunu anımsatarak, "2015’teki serbest ticaret anlaşmasının kapsamının hizmet ticareti, yatırımlar ve elektronik ticareti içerecek şekilde genişletilmesi hususunda görüşmelerimizi sürdürüyoruz. 5 milyar dolar hedefine süratle ulaşmamız gerekiyor. Bu şekilde güncellenecek anlaşmanın ikili ticaretimize ivme kazandıracağını ümit ediyorum" dedi. OTOMOTİV VURGUSU Görüşmelerde savunma sanayii alanındaki iş birliğini geliştirmenin öncelikli hedef olarak belirlendiğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sayın Mahathir, ziyareti vesilesiyle firmalarımızın imkanlarını yerinde görme fırsatını da değerlendiriyor. Malezya'nın önemli birikim sahibi olduğu otomotiv alanında, birlikte neler yapabileceğimizi inceleme konusunda da mutabık kaldık" diye konuştu. 'İSLAM MEDENİYETİNİ, TÜM DÜNYAYI HAYRAN BIRAKACAK MEDENİYET HALİNE GETİREBİLİRİZ' Erdoğan'ın ardından konuşan Malezya Başbakanı Muhammed, toplantının çok faydalı olduğunu belirterek, "Filistin konusunda aynı görüşü benimsemiş durumdayız. Bizim için tüm dünyaya Malezya ve Türkiye’nin, Filistinlilerin yaşadığı soruna aynı yerden baktığını göstermek önemli. Çok büyük bir Müslüman medeniyeti vardı bir zamanlar. Bugün bunu iddia edemeyiz. Hepimiz baskı altındayız. Birçoğumuz geri gitti ve ülkelerimiz için iyi olanı yapamayanlar var. Bir geriye gidiş var. Müslüman medeniyetin neden böyle bir düşüş içinde olduğuna bakmalıyız. Sebebi bulursak, bu sebebi ortadan kaldırmak için doğru reçeteyi bulabilir ve İslam medeniyetini tüm dünyayı hayran bırakacak medeniyet haline getirebiliriz" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Malezya Başbakanı Muhammed, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türkiye ile Malezya'nın İslam dünyasına liderlik yapmasının söz konusu olup olamayacağı sorusuna cevap veren Erdoğan, "Spesifik konulardan ziyade İslam dünyasının birliği, beraberliği bizim için her konuda çok önemli. Şu anda gerek Pakistan, gerek Malezya, gerek Türkiye olarak üçlü yapılacak dayanışma, zaten bir ümmet olma bilincinin gereğidir. Ümmet olma bilincinin gereği olarak her alanda, her sahada, Dışişleri Bakanlarımız ön hazırlıklarla, daha sonra liderler bir araya gelerek, atılması gereken adımlar neyse, bu adımları da şüphesiz ki atacağız" diye konuştu. 'TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLARI, RUSYA’YA ZİYARETLERİNİ YAPABİLECEK' Rusya’nın Türkiye’ye vize uygulamasını kaldırması hakkında sorulan soruyu yanıtlayan Erdoğan, "Sayın Putin daha önceden zaten bu müjdeyi bize vermişti. Bugün de görüldüğü gibi bunlar kaldırıldı. İnşallah artık Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları da aynı şekilde ilan edildiği gibi, Rusya'ya ziyaretlerini yapabilecek. Burada herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Bu, uzun zamandır aramızdaki diyaloğun, sıcak ilişkilerin bir neticesidir. Şu andan itibaren bugün açıklandığı gibi bu konuda adım atılmıştır" ifadelerini kullandı. 'HAKAN ATİLLA’YA HERHANGİ BİR BARİYER SÖZ KONUSU DEĞİLDİR' Hakan Atilla ile ilgili gelen soru üzerine konuşan Erdoğan, şunları kaydetti: "Halkbank Genel Müdür Yardımcısı’nın bu yaşamış olduğu süreç, başta şahsım olmak üzere tüm mesai arkadaşlarımızı üzmüştür, kırmıştır. Her türlü girişimleri yaptık ve verilen, kendisiyle alakalı mahkumiyet cezası bitmiş oldu. Bundan sonraki sürece yönelik kendisiyle yaptığım telefon görüşmesinde, 'Sen şimdi bir defa önce ailenle, çocuklarınla bu arada dinlen, şöyle bir tatilini yap, ondan sonra da seni Ankara'da Külliyede bekliyorum. Külliyede ziyaretimize gel ve orada oturur, konuşur ne yapacağımızın kararlarını da veririz' dedik. Bizim için Hakan Atilla'ya herhangi bir bariyer söz konusu değildir. O bizim evladımızdır, onu sahiplenmeyeceğiz kimi sahipleneceğiz."

Bakmadan Geçme