İngiliz Mahkemesi: Siyasetçiler Yalan Söyler
Britanya'nın AB'den çıkış süreci anlamına gelen Brexit'in baş propagandacılarından Boris Johnson, Muhafazakar Parti liderliği, dolayısıyla başbakanlık yarışının favorisi olarak, Yüksek Mahkeme'den müjde aldı. Brexit referandumu kampanyası sırasında kuyruklu yalanlar söylediği belgelenmiş olan Johnson hakkında Londra'nın AB'ye her hafta 350 milyon sterlin ödeme yaptığı yalanı yüzünden dava açılmasına izin veren alt mahkemenin kararını üst mahkeme bozdu. Avukatlarının Johnson'ın verdiği sayının 'çelişki ve tartışmaya açık bir siyasi iddia olduğu' savunmasını dikkate alan yüksek mahkeme yargıçları, siyasetçilerin düzmece açıklamalar yapmalarının 'yeni bir şey olmaması' gerekçesini sundu. Yargıç Rafferty ile Yargıç Supperstone gerekçeyi şöyle açıkladı: "Siyasi kampanya sırasında düzmece açıklamalar, yeni bir sorun değil ve parlamentonun güzünden kaçmış bulunmuyor. En azından 120 yıldır parlamento yasadışı uygulama olarak değerlendirdiği belli bazı düzmece kampanya açıklamalarını kontrol etmek için yasalar çıkarmıştır." "Ancak bu yasalar Haziran 2016'daki AB'den çıkma referandumu gibi siyasi kampanyalarda kullanılan savları kapsamıyor." "Makam sahibinin siyasi kampanya amacıyla yanlış yönlendirici açıklamaları isteyerek yaptığı için kamusal görevi kötüye kullanmaktan yargılanmasının emsali yok." "Johnson'ın Brexitçilerin kullandığı Londra'nın AB'ye her hafta 350 milyon sterlin ödeme yaptığı iddiasının düzmece olduğunu bildiği suçlamasının görevi ihmale ya da devletin gücünü suistimale baliğ olmaz." Yüksek mahkeme kararında, bağış kampanyası başlatıp topladığı 300 bin sterlinle dava başvurusunda bulunmuş olan 29 yaşındaki Marcus Ball'ın AB'de kalınması kampanyasını desteklediği, Brexit'in engellenmesi için uğraştığı, bu yüzden davanın gerisinde siyasi saikler bulunduğunu dile getirdi. Marcus Ball ise yüksek mahkemenin kararını temyize götürmeyi değerlendirdiğini söyledi. 2008-2016 arasında Londra Belediye Başkanlığı yapan Johnson, referandumdan Brexit çıkmasının ardından Temmuz 2016'da muzaffer şekilde getirildiği dışişleri bakanlığından 2 yıl sonra istifa etmişti.