Korona Bahane, Faiz Şahane Yazı Dizisi 1
Bu dünya üzerinde yaşayan bütün insanlar, öyle ya da böyle helal bir ekmek yiyebilmek için sabah gün ışığı ile başlayıp akşam karanlığına kadar ter akıtmaktadırlar. 2 Milyara yakın insan, günlük 2 ($) Dolardan az bir para kazanabilmek ve neredeyse sadece ekmek parasına çalışmaktadır. Arjantin’deki bir köylü de, İngiltere’deki bir köylü de, Kars’taki bir köylü de, Çin’deki ya da Sibirya’daki bir köylü de, her sabah erkenden kalkmakta, tarlasına gitmekte, toprağını işlemekte, ekinini ekmekte ve hasat zamanı da Allah ne verdiyse hasat edip pazara gitmektedir. Yine dünyanın her yerindeki un fabrikaları bu ürünü alıp un haline getirmekte ve fırıncılara satmaktadır. Fırıncılar, Mazleya’da, Arabistan’da, Brüksel’de, Londra’da ya da Şanlıurfa’da bu unları alıp, kan ter içerisinde ekmek üretip satmaya çalışmaktadırlar. Dünyanın her ülkesinde ve şehrinde yatırımcılar, fabrikalar kurmakta ve hammadde ya da yarı mamül satın alıp üretim yapmaya çalışmaktadırlar. İşçiler bu fabrikalarda alın teri karşılığı ücretlerini almaya çaba sarf etmektedirler. Çalışanlar, alın teri döküp emeğinin karşılığını az ya da çok alanlar yanında bir de iş bulamayan işsizler ordusu ki, bütün dünya üzerindeki sayıları neredeyse 1 milyar civarındadır, onlar da hayatlarını devam ettirme ve ihtiyaçlarını karşılama telaşındalar. Kısacası, bütün dünya, işi olan veya olmayanıyla, yatırımcısı, üreticisi, ithalat ve ihracatçısıyla; toprak, sermaye ve emek üçlemesiyle, canla başla üretmeye ve tüketim talebini karşılamaya çalışmaktadır. Dünya ne kadar üretiyor ya da toplam katma değerli rakamlarımızla hasılamız nedir? Öncelikle, “Küresel Gayri Safi Hasıla rakamı ne kadardır ve büyükten küçüğe göre sıralama ne şekilde oluşmaktadır?” diye bakmakta fayda var. Bu rakamlar, İMF tarafından hazırlanan rapor baz alınarak sunulmaktadır.
Aşağıda ilk 20’si verilen GSYİH büyüklüğü sıralaması verilmiştir: Dünyamızdaki bütün ülkelerin toplam GSYİH rakamları, yaklaşık 82 Trilyon ($) Dolara ulaşmaktadır. Bu rakamlar, dünya ekonomisinin küresel büyüme oranlarına göre bu rakamlar yıldan yıla artmaya devam etmektedir. Dünyada ticaret hacmi ve gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) artış hızı, yıldan yıla değişse de son 10 yılda yüzde 26 arttığı bilinmektedir. Ekonomiler büyüdükçe, dünya ticareti de büyümekte ve en büyük savaşlar da bu ticaretten daha fazla pay almaya yönelik olarak yapılmaktadır. 164 üyesi bulunan Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre, 2019 Temmuz sonu itibariyle, WTO üyeleri 19,1 trilyon ($) Dolarlık mal ihracatı, 5,7 trilyon ($) Dolar da ticari hizmet ihracatı gerçekleştirmişlerdir. İhracat yapılıyorsa elbette bu mal hizmetlerin satıldığı yani ithal eden ülkelerin de olması kaçınılmazdır. Ticaret savaşı dediğimiz şey, tam da budur. Her ülke, doğal olarak, aldığından (ithal ettiğinden) fazlasını satmaya (ihraç etmeye) çalışmaktadır. Çin’le ABD arasında süren Ticaret Savaşının konusu da budur. “Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki ticaret savaşı tarım, ham madde, teknoloji, fikri mülkiyet hakları, enerji ve otomotiv gibi birçok sektöre yayıldı, borsalarda kayıplara, çelik, alüminyum, petrol gibi emtia fiyatlarında da sert dalgalanmalara yol açtı. ABD Başkanı Donald Trump, 2016 yılı başkanlık seçimlerinde sıkça ekonomik iyileşme vadederken, ülkesinin dış ticaret açığını düşürmeye ve mevcut ticaret anlaşmalarını yeniden müzakere etmeye odaklandı. Bu kapsamda ABD, Çin’den ithal ettiği toplam 550 milyar ($) Dolar değerindeki ürüne gümrük vergisi uyguladı. Çin hükümeti ise 185 milyar ($) Dolarlık ürüne gümrük tarifesi getirerek misilleme yaptı. Trump’ın başlattığı ticaret savaşı, ülkesinin Çin’le olan ticaret açığını düşürmek yerine artmasına neden oldu. AA muhabirinin derlediği verilere göre, ABD’nin Çin’le olan ticaret açığı 2016’da 347 milyar ($) Dolardan 2017’de 375 milyar ($) Dolara, geçen yıl ise 420 milyar ($) Dolara yükseldi. Geçen yıl, ABD’nin Çin’den en fazla ithal ettiği ürünler arasında 77 milyar ($) Dolarla bilgisayar, 70 milyar ($) Dolarla cep telefonu ve 54 milyar ($) Dolarla giyim ürünleri ilk üç sırada yer alırken, Çin’in ABD’den en çok ithal ettiği ürünler arasında ise 16 milyar ($) Dolarla ticari uçak, 12 milyar ($) Dolarla soya ürünleri ve 10 milyar ($) Dolarla otomobil başı çekti.”(https://www.sozcu.com.tr/2019/ekonomi/abd-cin-ticaret-savasi-18inci-ayinda-anlasma-yok-dengeler-bozuldu-5383586/) Bu savaşın konusu; Çin, ABD’den ithal etmiş olduğu yüz milyarlarca ($) Dolarlık ürünlere karşılık, ABD’ye sattığı mal ve hizmetler karşılığı 420 milyar ($) Dolardan fazla bir ticaret fazlasına sahiptir. Bu da, her geçen gün ABD vatandaşlarının milyarlarca ($) Doları Çin ekonomisine akmaktadır, demektir. Yani ABD vatandaşları Çin ekonomisinin büyümesine finansal destek veriyorlar demektir. Dünya, 82 trilyon ($) Dolar ekonomik büyüklükle ve yaklaşık 27 trilyon ($) Dolarlık mal ve hizmet ticaretiyle yaşamaya devam etmektedir. Buraya kadar sunulan verilere göre, dünya ülkelerinin gelişmişlik durumlarına göre bir büyüklüğe ve aynı oranda da bir ticaret hacmine sahip olduklarını görmek mümkündür. Ancak burada dikkatlerden uzak başka bir veriye de bakmakta fayda vardır: borç yükü!