İngiltere'nin 31 Ocak'ta AB'den resmen ayrılmasının hukuki temelini teşkil eden tasarı, Kraliçe'nin onayıyla yasalaşarak yürürlüğe girdi. Tasarı parlamentonun alt kanadı Avam Kamarası'ndan hızla geçmiş, Lordlar Kamarası'nda ise bazı değişikliklere uğrayarak geri gönderilmişti. Başbakan Boris Johnson, Avam Kamarası'ndaki çoğunluğunu kullanarak değişiklikleri iptal etmiş ve tasarıyı yeniden Lordlar Kamarasına yollamıştı. İngiltere ile AB arasında varılan Brexit anlaşmasına göre, ülke 31 Aralık'a kadar fiilen birliğin üyesi kalacak ancak siyasi karar mekanizmalarında yer almayacak. Bu geçiş döneminde taraflar kapsamlı bir serbest ticaret anlaşmasına varmak için müzakere yürütecek. Ayrıca, İngiltere AB'ye yaklaşık 30 milyar sterlin ödeyecek, İngiltere'de yaşayan AB vatandaşlarının haklarını garanti altına alacak ve İrlanda Denizi'nde bir gümrük noktası oluşturulacak. İngiltere'nin geçiş dönemini uzatmak istemesi halinde en geç haziran ayında talepte bulunması gerekecek. Ancak Johnson hükümeti, uzatma talep etmeyeceğini ve bir anlaşmaya varılsa da varılmasa da ülkeyi AB'den 31 Aralık'ta bütünüyle ayıracağını ilan etmiş bulunuyor. İngiltere 2016'da yapılan AB referandumunda yüzde 48'e karşı yüzde 52 ile Brexit kararı almıştı.