Lokantacılar Kara Kara Düşünüyor

Tam kısıtlamanın ardından açılmayı bekleyen en önemli sektörlerden biri olan lokantacılık sektörünü korku saldı. Korkularının başında müşteri potansiyelinin eskisi olmayacağı, ikinci olarak da yaz ayları nedeniyle açık mekanları olan esnafın tercih edileceği...Sektörün pandemi döneminde kaybı ise100 Milyar TL...

Odatv.com yazarı Salih Seçkin Sevinç, tam kapanmanın ardından açılmayı bekleyen restorant eve lotantlar için bir analiz kaleme aldı. İşte sektörü kara kara döşündüren "Ne olacağız/" sorusun cevabı...  

100 Milyar TL Kaybettiler
2019 yılında irili ufaklı 100 bin işletme ve 2 milyon çalışana sahip bir sektör 125 milyar TL ekonomik hacim yaratırken 2020’deki ilk kapanma ile 60 milyar gelir kaybı yaşamıştı. Bugün araştırma yapılacak olsa bu gelir kaybının 100 milyar TL civarında olduğu söylenebilir. Hani otellerin içindeki restoran ve kafeler bir takım çifte standart politikalar ile çalıştırıldılar ama münferit restoranlar, eğlence mekanları ve kafeler adeta bu dev virüs dalgasının şamar oğlanı oldu. Grogi pozisyonunu da geçtik. Hepsi yere serildi. Yani bir sektörün ipinin nasıl çekildiğine hepimiz şahit olduk/oluyoruz.
Şaka değil; 2020 ve 2021 yılları içinde bu zamana kadar masaya servis veren restoranlar neredeyse 1 yıla yakın süredir normal hizmetlerini sürdüremiyorlar.                                 
Restorantlara Rağbet  Olmayacak
Yapılan araştırmalar, salgın sonrası dönemde tüketicilerin restoranları salgından önceki dönem kadar tercih etmeyeceklerini söylüyor. Kapalı ortamlarda oturmak ile ilgili korku herkesin iliklerine kadar işledi. Aşılanma konusunda planlanan takvimin gerisindeyiz. Türkiye için yaz sezonu ülke genelinde ekonomik olarak sıçramanın yegane zamanı. Yani bütün restoranlar bu süreçte kendisini bir turistik işletme gibi düşünmek zorunda. Şu yaz sezonunda tüm performanslarını ortaya koymalılar! Lakin bu kısıtlı zaman anlayışı fahiş fiyatlara, öngörülemeyen aracı hizmetlere, rantlara ve daha fazla sektörel yozlaşmaya da fırsat tanımış olacak. Bu süreçte birçoğumuz adeta restoranlarla (hatta tanıdığımızı düşündüklerimizle bile) yeniden tanışacağız.
Pazartesi yine kısıtlamalar ile açılacak restoranlar eski tam hizmet kapasiteleri ile çalışmaya büyük bir ihtimalle Haziran başında başlayacaklar. Eğer aşılama bu süreçte doğru bir biçimde ve yeterlilikte uygulanamazsa, Kasım ayı ortası vaka sayılarının yine artacağını ve restoranlarda bir kez daha kısıtlamalara gidileceği gün gibi ortada.
Yani bu süreçte restoran açmak isteyenler, sektör çok büyük ivme kazanacak diye düşünenler aman dikkat! Bir restoran açmadan evvel en az iki kez düşünün derim.
Yazlık mekanlar
Herkes ne olursa olsun psikolojik olarak yıprandığı için yazlık yerlere akın etmeye çalışacak. Bu sebeple büyükşehirlerdeki restoranların istedikleri verimi alamayacaklarına da eminim.

Fast Food Büyüdü
Küresel fast food zincirleri ve büfeler kısıtlamalardan etkilenmediler, hatta küresel zincirler büyümeye ve şubeleşmeye devam bile ettiler. Küçük işletmeler, katma değerli hizmet sunan restoranlarımız maalesef yok olmanın eşiğine kadar geldi.
Yerli sermaye ile Türk gastronomisine hizmet eden mekanların kan kaybı demek, gelişmekte olduğumuz bir sektörde daha cephe kaybetmemiz demektir. En acısı da budur.

 

Bakmadan Geçme