"Türkiyemizin müşkülatı günlerinde iktidar hesabı yapmak ahlaksızlık ve kundakçılıktır." diyen MHP lideri Devlet Bahçeli, "Salgının korkunç seviyelere ulaşıp ülkemizi dar boğaza sürüklemesini içten içe dileyen haya ve hamiyet yoksunlarına kaygı verici düzeylerde tesadüf edilmiştir." ifadelerini kullandı. Bahçeli, "Partimizin 13. Olağan Büyük Kurultayı’nın 14 Mart 2021 tarihinde yapılması da görüşülmüş ve karara bağlanmıştır." diye konuştu. Bahçeli, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısının ardından yaptığı yazılı açıklamada, Kovid-19 salgını sebebiyle sadece Türkiye değil tüm ülkelerde hayatın olağan akışının yavaşladığına, siyasal, sosyal ve ekonomik ilişkilerin bir süreliğine askıya alındığına dikkati çekti. MHP'nin de insan ve toplum sağlığındaki tehlikeli gelişmeleri dikkate alarak siyasi faaliyetlerini asgariye indirmek durumunda kaldığını aktaran Bahçeli, dünyanın henüz bu salgından kurtulamadığına işaret etti. Salgının hakim ve havi pek çok düşünce kalıbını etkilemekle kalmayıp insanların hayatı yorumlama biçimini ayrıca gelecek planlamasını da köklü değişikliklere uğrattığını belirten Bahçeli, "Salgının ortaya çıkardığı şartlara ayak uyduran, yeni normalin ruhuna nüfuz eden, insani tutumların yörüngesindeki kaymaları okuyup anlayabilen, buna uygun donanım ve hazırlık içinde olan toplumların öne çıkıp sivrilecekleri de muhtemel bir vakıadır." değerlendirmesinde bulundu. "MÜŞKÜLATLI GÜNLERDE İKTİDAR HESABI YAPMAK AHLAKSIZLIK VE KUNDAKÇILIKTIR" Bahçeli, MHP'nin salgınla mücadele sürecinde ahlaklı, duyarlı, sorumlu, tutarlı, ilkeli "önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben" anlayışını titizlikle koruyup uyguladığını vurgulayarak, "Her zaman ifade ettiğimiz üzere, tarafımız Türkiye'dir, Türk milletidir. Salgının yayılarak Türkiye'yi kilitlemesini, ağır siyasal ve ekonomik sonuçların tezahürünü arzulayanlar, karanlık niyet ve tıynetleriyle deşifre olmuşlardır." ifadelerini kullandı. Türkiye'nin yönetilemez hale gelmesini, kaosa düşmesini, dış bağlantılı ve demokrasi dışı emellerin harekete geçmesini hayal edenlerin telaş içinde kuyruğa girdiğini aktaran Bahçeli, şunları kaydetti: "Kovid-19'dan siyasi ikbal ve istikbal devşirmek maksadıyla moral değerlerimizi hedef alan, yalan ve iftira düzeneği kurup milletimizin manevi hisarlarında gedik açmayı planlayan hastalıklı ve hasmane siyaset anlayışı geçtiğimiz üç aylık dönemde iyice kontrolden çıkmıştır. Yüzlerine demokrasi boyası süren çarpık siyasetçiler, Türkiye'nin mahvı ve mağlubiyeti konusunda rekabete girişmişledir. Vaka ve vefat sayısının artışına umut bağlayanlar devamlı ülkemizi kötülemişler, kötü göstermeye tevessül etmişlerdir." Bahçeli, "Bunların vatan, millet ve insan sevgileri dip yapmış, ucube siyasi hırsları gözlerine mil çekmiş, vicdanlarını çürütmüştür. Kesin olan bir şey varsa o da şudur; Türkiyemizin müşkülatlı günlerinde iktidar hesabı yapmak ahlaksızlık ve kundakçılıktır." açıklamasında bulundu. "ÜLKEYE, MİLLETE YAPILABİLECEK EN BÜYÜK SAYGISIZLIK VE SUİKASTTIR" Atılan her adımı kurcalamanın, yapılan her iyi işi karalamanın, dürüst ve samimi her uygulamayı baltalamanın zillet cephesinin foyasını ortaya çıkardığını belirten Bahçeli, şöyle devam etti: "İnsan ve toplum sağlığının güvenceye alınması konusunda başarılı stratejiler takip ve temin edilirken mesela Türkiye ekonomisiyle ilgili fitne siparişine kalkışmak bu ülkeye, bu millete yapılabilecek en büyük saygısızlık ve suikasttır. Sosyal izolasyonun ve sokağa çıkma kısıtlamalarının olduğu bir ortamda, üstelik vatandaşlarımızın ölümcül hastalığa yakalanma riskinin bulunduğu günlerde sudan sebeplerle, hayali bahanelerle bozgunculuk yapmak namertliktir. Özellikle bilinmelidir ki siyaset hayatın gerçekleriyle bağını koparıp insanın haslet ve hassasiyetlerini dışladığı takdirde karmaşayı, kavgayı, içe dönük kutuplaşmayı tahrik ve teşvik edecektir. CHP'nin, İP'in, HDP'nin, diğer marjinal partilerin korona günlerinde yaptığı maalesef budur." "DEVLET-MİLLET UYUMU HAYRANLIK UYANDIRMIŞTIR" MHP Genel Başkanı Bahçeli, devletin ilk vakanın görüldüğü 11 Mart'tan itibaren bütün imkanlarını seferber ettiğini, ilk vefat haberinin ilan edildiği 17 Mart'tan bu tarafa salgınla mücadelede hiçbir aksama, gevşeme, gecikme yaşanmadığını vurguladı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin rüştünü ziyadesiyle ispat ettiğini, kararların seri olarak alındığını, gereken müdahalelerin anında ve zamanında yapıldığını kaydeden Bahçeli, "Yönetimde hiçbir zafiyet görülmemiş, yeni sistemin doğasına ve ruhuna müzahir olacak şekilde devlet-millet uyumu hayranlık uyandırmıştır. Sağlık Bakanlığımız fedakarca, Bilim Kurulumuz özveriyle, sağlık çalışanlarımız kahramanca, güvenlik güçlerimiz dikkat, dirayet ve cesaretle görevlerini yerine getirmişlerdir. Hepsine şükran borçlu olduğumuz unutulmamalıdır. " ifadelerini kullandı. Kovid-19 sebebiyle yaşamını yitiren vatandaşlara Allah'tan rahmet, ailelerine başsağlığı, tedavi görenlere de şifa dileğinde bulunan Bahçeli, "Türkiye salgın döneminde tedbirleri sırasıyla ve kararlılıkla almıştır. Muhtemel ikinci dalganın taarruz ve tasallutuna maruz kalmamak için vatandaşlarımızın maske, mesafe ve temizlik kurallarına riayet etmeleri zarurettir. Bu zaruret bir beka ve gelecek konusudur." çağrısını yaptı. "TÜRKİYE'DE GERÇEK HASTA MUHALEFETTİR, BU HASTALIĞIN ADI DA ZİLLETTİR" Türkiye'nin salgınla mücadelede pek çok ülkenin aksine acziyet ve atalete prim vermediğine, 100'e yakın ülkeye yardım eli uzatarak adından iftiharla bahsettirdiğine vurgu yapan Bahçeli, gelişmiş ülkelerde 65 yaş üzeri insanlar ölüme terk edilip sağlık kuruluşları çöküşün kıyısına gelmişken, Türkiye'nin her insanına kol kanat gerdiğine, yurtdışında imdat çağrısı yapan vatandaşlara da muhabbetle ulaştığına dikkati çekti. Genel Başkan Bahçeli, "Bu mümtaz tabloyu kaldıramayan hasis ve hırçın siyasetçilerin kara propagandalarına aldırış eden de hiç olmamıştır. Aziz milletimiz kimin samimi, kimin sahtekar, kimin müşfik, kimin münafık, kimin kahraman, kimin korkak olduğunu basiretle tefrik etmiştir. 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’na hasta adam yakıştırması yapanların amaçlarının ve zalim araçlarının ne olduğu bugün çok daha netleşmiştir. Türk devleti diri, dik duruşlu ve çok güçlüdür. Geldiğimiz bu aşamada Türkiye'de gerçek hasta muhalefettir, bu hastalığın adı da zillettir." değerlendirmesini yaptı. MHP'nin temel görüş ve ilkelerine bağlı kalarak, dünyadaki değişimi ve gelişimi doğru okumak suretiyle Türk milletinin beklentilerini en üst seviyede ele aldığını belirten Bahçeli, MHP siyasetinin istikamet ve iradesinin de bu çerçevede temin ve tesis edildiğini kaydetti. "ÜLKEMİZİN 'LİDER ÜLKE' KONUMUNA GELMESİ HEM PARTİMİZİN HEM DE CUMHUR İTTİFAKI'NIN STRATEJİK HEDEFİ" Bahçeli, artan bir heyecanla çalışmalara devam edeceklerinin altını çizerek, şu açıklamalarda bulundu: "Yeni normalin mizanını geçmişimizin muhkem ve muteber emanetleriyle olgunlaştırmak başlıca görevimizdir. Türk milletinin müteyakkız vasfı; nesilden nesile bir bayrak gibi ulaşan, kutlu bir dilek gibi çağdan çağa intikali sağlanan akıl, ahlak, iman ve irfan dolu müktesebatıdır. Milliyetçi Hareket Partisi bu müktesebata bağlı, haiz ve sadıktır. Cumhur İttifakı da bu müktesebatı muzafferlikle perçinlenmiş geleceğin parlak ufkuyla buluşturacak yüksek ruhtur. Ülkemizin, bölgesinde barış ve istikrarın teminatı, uluslararası ilişkilerde söz ve itibar sahibi, güçlü bir 'lider ülke' konumuna gelmesi için gerekli bütün şartların hazırlanması hem partimizin hem de Cumhur İttifakı'nın stratejik hedefidir. Bu kapsamda, milli kalkınmayı gerçekleştirerek, Cumhuriyetimizin kuruluşunun yüzüncü yıl dönümü olan 2023 yılında 'lider ülke Türkiye'yi inşa etme vizyonu doğrultusunda bütün gücümüzle mücadele edeceğimizin ifadesi aynı zamanda bir namus sözüdür." "TERÖR ÖRGÜTLERİNİN, BÖLÜCÜ DAYATMALARIN SONU GELMİŞTİR" Terörün kökünü kazımak için varını yoğunu inançla harekete geçirmiş bir Türkiye'nin olduğuna işaret eden Bahçeli, sınır ötesinde Pençe-Kartal, Pençe-Kaplan operasyonlarıyla teröristlerin saklandığı, sığındığı, barındığı, ürediği alanları karadan ve havadan vuran bir Türkiye muktedirliğinin söz konusu olduğunu vurguladı. MHP Genel Başkanı Bahçeli, şu değerlendirmelerde bulundu: "Girilmez denilen Haftanin'e kahraman Mehmetlerimiz kurşun gibi girmişlerdir. Artık terör örgütlerinin, bölücü dayatmaların sonu gelmiştir. İhanet ve rezalet köşeye sıkışmıştır. Libya'da tarihin çağrısına kulak verip haktan ve hakikatten yana tavır alan, zalime zalim, katile katil diyen soylu ve sağlam bir irade çok şükür devreye alınmıştır. Türkiye Doğu Akdeniz'de egemenlik haklarını çiğneyenlere karşı tetiktedir, teyakkuz halindedir. Kıbrıs'ta kanlı ve hain oyun kuranlara karşı dikkatli ve uyanıktır. Bölgesel ve küresel güç odaklarının senaryolarına 83 milyon Türk vatandaşı tek nefes halinde cephe almış, tepki koymuş, adaletten ve meşru haklardan yana tavrını göstermiştir." Kardeşlikle geçen Türk asırlarının yegane güvenceleri olduğunun altını çizen Bahçeli, "Milli bekamız bir yakut gibi siyasi şerefimizin tacıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, Türkiye sevdasını, Türklüğe duyduğu emsalsiz ve eşsiz bağlılığını her şart altında muhafazaya, gerekirse de müdafaaya yeminlidir." ifadelerini kullandı. Bahçeli, açıklamasında, "Hesap yapmayacağız, çetele tutmayacağız, açık aramayacağız, eksik araştırmayacağız, yangından mal kaçırma yüzsüzlüğüne kapılmayacağız. Siyasetimizi adam gibi yapacağız, mertçe yapacağız, milletimizin başını öne eğmek isteyen yerli ve yabancı işbirlikçilere son mensubumuza kadar sabırla, akılla ve yiğitçe direneceğiz." vurgusunu yaptı. "BÖLGEMİZDE TÜRKİYE'DEN HABERSİZ BİR KUŞUN HAVALANMASI ARTIK İMKANSIZDIR" MHP Genel Başkanı Bahçeli, sınır ötesinde yaşanan gelişmelere ilişkin de şu değerlendirmelerde bulundu: "Sınırlarımızın hemen dibinde kurdukları ihanet borsası aracılığıyla hunhar pazarlıklar yapan, gizli görüşmelerle Kürdistan temeli kazdığını zanneden kim varsa tavsiyem, Türkiye'nin kudretini dikkate ve hesaba katmalarıdır. Bölgemizde Türkiye'den habersiz bir kuşun havalanması artık imkansızdır. Fırat'ın kıyısında canavarın kapmak için pusuya yattığı kuzunun güvenliği büyük Türk milletine emanettir. Suriye'de, Irak'ta, Lübnan'da, Libya'da istikrar ve barış ikliminin vasat bulması da yürekten dileğimizdir. Milliyetçi Hareket Partisi yeni dünyanın siyasi ve ekonomik felsefesini analitik bir bakış, milli bir uyanış halinde tefsir edip geleceğin büyük ve güçlü Türkiye'sinin tezahürüne donanımlı kadrolarıyla, devasa fikriyatıyla hizmet edecek, bu mükellefiyetinden ödün vermeyecektir. Bu nedenle her dava arkadaşımız yüksek bir sorumluluk ahlakıyla, nefsine ve egolarına yenilmeden, meselelere hesabi yaklaşmadan, empati ve erdem marifetiyle mücadelesini sürdürecektir. Hedef cumhuriyetin 100. yıl dönümüne Cumhur İttifakı'nın birleştirici ve kaynaştırıcı ilkeleriyle ulaşmak, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin iyice yerleşmesine destek vermektir." MHP'NİN 13. OLAĞAN BÜYÜK KURULTAYI 14 MART 2021'DE YAPILACAK İnsan hak ve hürriyeti, hukukun üstünlüğü, milli kimlik, milli dil, milli kültür, milli tarih, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü, millete mensubiyet ve adalet gibi değerlerin Türk milliyetçiliğinin ana gövdesi olmakla birlikte Milliyetçi Hareket Partisi'nin temel referans kaynakları olduğunu kaydeden Bahçeli, "Partimiz, içinde milletin olmadığı hiç bir hedefi asla kabul etmeyecektir. Türk milletinin milli ve manevi değerler manzumesinin tamamını tefekküründe toplayıp siyaset yapan partimiz, bu yönüyle toplumsal merkezin de siyasi temsilcisidir. Görevimiz ağır, bir o kadar da kutsaldır." açıklamasını yaptı. Kovid-19 salgını sebebiyle ara verilmek durumunda kalınan MYK toplantısında bugün açıklamasında yer verdiği meselelerin ayrıntılı olarak değerlendirildiğini, bundan sonraki siyasi gündem ve çalışmalar üzerinde görüş birliği sağlandığını bildiren Bahçeli, "Partimizin 13. Olağan Büyük Kurultayı'nın 14 Mart 2021 tarihinde yapılması da görüşülmüş ve karara bağlanmıştır. Sırasıyla yapılacak ilçe ve il kongrelerimizin hazırlanmış takvimi de zamanı geldiğinde paylaşılacaktır." bilgisini paylaştı. "GAYEMİZ BÜYÜK TÜRKİYE'YE BAĞIMSIZLIK VE BEKA İÇİNDE ULAŞMAKTIR" MHP Genel Başkanı Bahçeli, açıklamasını şu değerlendirmelerle sonlandırdı: "Milliyetçi Hareket Partisi algı operasyonlarına, batakhaneye dönen sosyal medya oyunlarına, ısmarlama ve ipotekli kamuoyu araştırma şirketlerine aldırış etmeden Cumhur İttifakı'nın itibar ve iradesiyle zamanında yapılacak seçimlere hazırlanacak, şeytana da külahını ters giydirecektir. Partimiz üzerinde plan yapan, şehidin şühedanın hatıralarına leke süren, içimizde seri nifak üretimine meyleden her kim olursa olsun ayıklanıp aramızdan ve gönlümüzden uzaklaştırılacaktır. Gayemiz büyük Türkiye'ye bağımsızlık ve beka içinde ulaşmaktır. Yüksek hedeflerimizi, geçmişle geleceği bağlayan müstesna ülkülerimizi sabote etmek, sekteye uğratmak ve önünü kesmek için nöbetleşe devriye turuna çıkanlar asla başarılı olmayacaklardır."