Milli Kahramandan Bahçeli'ye Doğum Günü Mesajı

“Türk Dünyasının Aksakalı”

İbad Hüseynli, Bahçeli’yi yalnızca Türkiye için değil, tüm Türk dünyası için “aksakal” olarak nitelendirerek şunları söyledi:
“Devlet Bahçeli, çağdaş Türk milliyetçiliği ideolojisinin ve Türkçülük-Turancılık ülküsünün manevi taşıyıcısıdır. O, yalnızca siyasi bir lider değil, aynı zamanda Türk milletinin birlik ve beraberlik ruhunun temsilcisidir.”

Türk Milliyetçiliğinin Temeli: Adalet ve Fazilet

Hüseynli, Türk milliyetçiliğinin tarihi misyonuna da dikkat çekerek, “Türk milliyetçiliği, Türklüğün töresine, İslam’ın ahlakına ve faziletine dayanır. Türk’ün adaleti ve mazlumlara sahip çıkma mertliği, bu ideolojinin özüdür,” ifadelerini kullandı.

Bahçeli ve Erdoğan İttifakına Övgü

Yazısında, Türkiye’nin son 20 yıldaki gelişimine de değinen Hüseynli, Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ittifakını “Türk milletini küresel güç merkezine dönüştüren stratejik bir ortaklık” olarak değerlendirdi ve bu ittifakın Türk dünyası için hayati önem taşıdığını vurguladı.

“Doğum Gününüz Kutlu Olsun”

İbad Hüseynli, Bahçeli’ye hitaben yazısını şu duygusal mesajla sonlandırdı:
“Türk dünyasının aksakalı Devlet Bahçeli’yi doğum günü münasebetiyle yürekten tebrik ediyor, uzun ömür, sağlık ve Türkçülük-Turancılık felsefesini daha da ileriye taşıyacak başarılar diliyorum. Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin!”

Bu mesaj, Devlet Bahçeli’ye olan derin saygıyı ve Türk dünyasının ona duyduğu sevgiyi bir kez daha gözler önüne serdi.

“İşte İbad Hüseynli'nin Mektubu"

Yeni yılın ilk günü, tarihi hadiseler yönünden oldukça zengindir. Ocak ayının 1’i, çağdaş Türk milliyetçiliği ideolojisi ve “Türkçülük- Turancılık” akımının manevi taşıyıcısı, dünya Türklüğünün tabi lideri, Türk dünyasının aksakalı Devlet Bahçeli’nin de doğum günüdür. Devlet Bey, Türk dünyasında sınırsız sevgiye ve büyük saygıya sahip ender şahsiyetlerden biridir. Bu sınırsız sevgi ve saygı hem onun MHP lideri olarak büyük rağbet görmesinden hem de Türk ve dünya siyasetinde belirleyici bir karakter olmasından kaynaklanmaktadır. Devlet Bey’e gösterilen sonsuz muhabbet ve bağlılık hissi, onun siyasette bulunduğu mevkiden daha çok, Türkçülük mefkuresinin ayakta kalması namına gösterdiği fedakarlıklarla alakalıdır. Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu çağdaş Türkiye Cumhuriyeti, onlarca yıl “ilelebet payidar kalmak” ve kendi varlığını korumak için mücadele yürüttü. 

Ancak şunu iftiharla söylemek gerekir ki Türkiye, son 20 yılda içe dönük müdafaa mevkiinden çıkarak, bölgede ve dünyada meydana gelen hadiselere müdahil olan, bütün süreçlerde belirleyici rol oynayan lider ülke konumuna yükseldi. Bu durum, yeni bir merhalenin kapılarını aralayan inkışafın da başlangıcıdır. 

Türkiye’nin bu son yıllarda sürekli ileri hamle yapmasının ve hiç durmadan inkişaf etmesinin, Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın hakimiyeti devrinde gerçekleştiğini de özellikle kaydetmek gerekir. Her bir milletin uyanış, gelişme ve ilerleme devrini yaşaması için zorunlu amillerden biri de, o milletin birlik olup milli bir ideoliji etrafında birleşebilmesidir. Bu ideoloji bazen zararlı olsa bile, belirli bir zaman diliminde milleti aynı hedefler etrafında toparlayabiliyor. Rusya’da Komünizm, Almanya’da Faşizm, Ermenistan’da -diğer halkların topraklarını ele geçirmeyi ve saldırganlığı öne çıkaran- “Miatsum”gibi hastalıklı ideolojiler dahi var olmuştur. Ama bu ideolojiler insanlık hakikatlerine ve sağlam temellere dayanmadığı için hayatını daha fazla devam ettirememiş, tarihin çöplüğüne atılmıştır.

 İtiraf edelim ki, Türkiye’yi uzun yıllar ayakta tutan, sürekli gelişmesini ve ilerlemesini sağlayan ideoloji, Türk milliyetçiliğidir. Dünya hızla değişse, idelojiler yerle bir olsa da akıl ve bilim temeline dayanan Türk milliyetçiliği ideolojisi, milletin hayatındaki varlığını başarıyla devam ettirmiş, ettirmektedir. Çağdaş dünyada, milliyetçilik ideolojisini kabul etmeyenlere ise sormak lazımdır: “Türk halkını birlik içinde tutan ve böylesine inkişaf ettiren sebep nedir?” 

Tarih, Türk milliyetçiliğini ve Türkçülük-Turancılık ülküsünü, bir etnik grubu üstün tutmak çerçevesine sokmak isteyenlerin mağlubiyetine çok kez tanık olmuştur. Geçmişte de bu gün de Türk milliyetçiliğinin ana çizgisi; devlete, millete ve millî kültüre manevi bağlılıktan ibarettir. 

Türk milliyetçiliği ideolojisinin temelinde Türklüğün töresi, İslam’ın ahlakı ve fazileti vardır. Adalet, eşitlik duygusu, mazlumun yanında olma mertliği, Türk-İslam medeniyetinin esasıdır. Dolayısıyla Türk milliyetçilerinin kapısı, bu ilkeleri kabul eden herkese açıktır. 

Tarih boyunca Türkler büyük imparatorluklar kurmuşlardır. Bu imparatorluklarsa sadece Türk etnik grubunun gücü ve kudretiyle değil, diğer halkların da bu imparatorluklara bağlılıkları sayesinde kurulmuştur. Türk’ün adaletine, merhametine sığınan halklar her zaman refah içinde yaşamışlardır. Bu sebeple günümüz dünyasının rezil siyasetinden bezen mazlum halklar bu gün bile ümit kapısı olarak Türkleri ve Türk milliyetçiliği ideolojisinin sürükleyici gücü olan Türkiye’yi görmektedirler. Mazlum halklar için zulümden kurtuluşun adresi Türkiye olmaktadır. 

Türkçülük ve Türk milliyetçiliğinin sembolü olan “Bozkurt” totemi; cesareti, mertliği, gururu, esareti kabul etmemeyi temsil etmektedir. Bu ideolojinin, zor zamanlarda söylenmiş “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur” şiarı ise zaman zaman güncelliğini yitirerek evrensel değerler ve düşüncelere dönüşmektedir. 

Türk milliyetçiliğinin ve onun sembol değeri olan Bozkurt’un çağdaş dünyaya tanıtılmasında Devlet Bahçeli’nin emsalsiz hizmetleri inkar edilemez. Bayrağı merhum Başbuğ, Alparslan Türkeş’ten devralan Devlet Bahçeli, bu bayrağı daha da yükselterek kendi adını Türk dünyasının tarihine altın harflerle yazdırmıştır. 

Çağdaş dünyada, Türkiye’nin küresel bir güç merkezine çevrilmesi ve bu istikamette kazanılan başarılar, Türk töresine ve İslam maneviyatına esaslanmaktadır. Devlet Bahçeli ve Recep Tayyip Erdoğan ikilisinin ittifakı ve gayretleri son yıllarda beklenen neticeyi vermiştir. Bizler de ömrümüz oldukça, bu ikilinin daha nice başarısının ve zaferinin şahidi olacağız. 

Ben İbad Hüseynli, Azerbaycan’ın Milli Kahramanı olarak, büyük saygı gösterdiğimiz Türk dünyasının aksakalı Devlet Bahçeli’yi, doğum günü münasebetiyle yürekten tebrik ediyor, ona uzun ömür, can sağlığı ve taşıdığı özel misyonun- Türkçülük-Turancılık felsefesinin- daha da inkişaf ettirilmesi istikametinde büyük uğurlar arzuluyorum. Derin hürmet ve hususi ihtiramla...

 TANRI TÜRK’Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN!