MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada nice cesaret, feragat ve hamiyet örnekleriyle vatanın ve milletin bekasının asırlarca korunduğunu söyledi. Vatan topraklarının her karışının, eski hakimiyet havzalarının her köşesinin şehit kanlarıyla sulandığını, Türk milletinin hatıralarıyla süslendiğini dile getiren Bahçeli, şehitlerin, Türk tarihinin kilit taşları, milli kader ve kararın yegane iftihar kaynakları olduğunu belirtti. Bahçeli, "Ölürsem şehit, kalırsam gazi" diyen bir milletin, "Yare nişandır tenine erlerin, şehitlik son rütbedir askerin" duruşuna sahip vatan evlatlarının kolunu bükecek, boynunu eğecek, diz bağlarını çözecek ne bir güç ne de bir kudret olduğunu vurguladı. "Şehit zamanın şahidi, milli varlığımızın şahabı ve şahikasıdır." diyen Bahçeli, şehitlerin teminatıyla sahip olunan mukaddesat zırhını orasından burasından tahrip edecek bir silahın henüz icat edilmediğini söyledi. Suriye'nin 14 eyaletinden biri olan İdlib'de 27 Şubat 2020'de yaşanan şehadetlerin, milleti ziyadesiyle üzdüğünü, derinden yaraladığını dile getiren Bahçeli, "Alçak Esad ve ahlaksız destekçileri kanımızı dökmüştür. Ne olursa olsun, kim hangi saldırıyı yaparsa yapsın, Türk milletinde verilecek kan da bitmez, ayağa kalkacak kahraman da eksilmez. Kurt kışı geçirir geçirmesine, ama yediği ayazı unutmaz. Atılan okları, kurulan tuzakları hatırından ve havsalasından asla çıkarmaz." ifadelerini kullandı. "TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ'NE YAPILAN HER SALDIRIYI NEFRETLE LANETLİYORUM" Bahçeli, İdlib'in Cebel Zaviye bölgesindeki Balyun kasabasında konuşlu Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarına önce karadan roket ve top mermileriyle saldırı düzenlendiğini, arkasından hava bombardımanı başladığını hatırlattı. Rejim uçakları ve destekçilerinin, bölgeye intikal eden bir konvoy ile kahraman Türk askerlerinin bulunduğu eski bir belediye binasını alenen hedef aldıklarını anlatan Bahçeli, burada çok sayıda askerin şehit düştüğünü kaydetti. Oluşan enkazın altında kalan Mehmetçiğe yardım etmek isteyen Türk askerlerinin ise saldırıların devam etmesi üzerine bir başka binaya sığındıklarını ancak buranın da ateş altına alındığını aktaran Bahçeli, hunhar saldırıda 34 askerin şehit olduğunu, 32 askerin yaralandığını belirtti. Bu alçak saldırının içinde Suriye, İran ve Rusya olduğunu, hepsinin birden cinayet devriyesine çıktıklarını vurgulayan Bahçeli, "Türk askerinin kanı bu husumet cephesi tarafından dökülmüştür. Niyazım odur ki şehadetleri mübarek olsun. Zalimlerin kanı kurusun, Türk milletinin ahı tutsun. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yapılan her saldırıyı nefretle lanetliyorum." dedi. "ŞEHİTLERİMİZİN KANI YERDE KALMAYACAK" Şehitlere Allah'tan rahmet, ailelerine, silah arkadaşlarına, Türk milletine sabır ve başsağlığı dileyen Bahçeli, şunları kaydetti: "Karanlık emel sahipleri bilmelidir ki dirimiz asker, vurulanımız şehittir. Onların dirisi kalleş, vurulanı ise leştir. Türk milleti şehitlerine minnettardır ve onlar ölmemiştir. Allah yolunda öldürülenlere 'Ölüler.' demeyiz. Bilakis onlar diridirler, fakat biz anlayamayız. Nitekim Allah tektir, ordusu Türk oğlu Türk'tür. Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacaktır. Bize namlu çeviren, kurşun atan, bomba fırlatan delik deşik edilmeye, devrilip gömülmeye mecburdur, müstahaktır. Türk milletine meydan okuyan, Türkiye'ye kafa tutan, yiğit evlatlarımıza pusu kurup silah çeken kim varsa dökülen kanlarda boğulmaya sonuna kadar mahkumdur. Doğudan batıya, kuzeyden güneye büyük bir aile şuuruyla kenetlenip, birbirimize dayanarak, birbirimizden güç alarak, milli birliğimizi perçinleyerek bu zor dönemi atlatacağız. Hiçbir zalim, hiçbir zorba Türkiye'ye kanlı dişlerini geçiremez. 21 ilimizde al bayrağa sarılı şehit naaşları muazzam katılım ve sahiplenmeyle omuzlarda taşınmış, dualarla vatan topraklarına emanet edilmiştir." Bahçeli'nin açıklamaları şöyle: Rejim güçlerinin hava saldırısı sonrasında şehit olan askerimizin annesi Zeynep Baykuş, "Kimseye meydan vermeyeceğiz, Bir ölür bin doğarız kuşum. Şehidim ölmedi, ben şehit anası oldum." demiştir. Bu kadar asil kahraman evlatlarını sinesinden çıkaran Türk evlatlarına güç yeter mi, zor söker mi? Ezan susar mı, bayrak susar mı? Hele bir söyleyin kurumuş ve kudurmuş Esad hayranları bu kutlu vatan bölünebilir mi? Kahramanlarımız Türk milletinin şeref timsalleridir. Kanımın son damlasına kadar Türklüğün ve Türk milleti için vuruşur ve mücadele ederim. Çünkü aklım hep Türkiye'dir. İdlib saldırısından hemen sonra Türkiye Bahar Kalkanı harekatını başlatmıştır. Suriye'ye karşı Türk'ün Bahar Kalkanı sınırlarımıza set çekmiştir. Sorulacak hesabımız alınacak intikamımız vardır. Rejim unsurları kaçacak delik aramak derdindedir. Türkiye İdlib'de savaş oyunlarının içinde değildir. Gaye vatan, sınır ve toprak güvenliğidir. Sınırları kalbura dönmüş, girenin çıkanın belli olmadığı bir devletin egemenlik hakları çiğnenmiştir. Bu gerçeği görmeyen, göstermeyen, çarpıtan iç ve dış odaklarının alayı birden aynı şerde toplanmıştır. İdlib'den geri çekilirsek elinde sonunda Hatay'dan olmamız kaçınılmazdır. Böyle olursa Suriye'deki kaosun Anadolu'ya ithali de mukadderdir. Bu savunmayı yapamaz, tereddüt edersek, herkesi uyarıyorum ki Anadolu'yu veririz, Anadolu'yu teslim ederiz. Hatay on yıllardır Suriye haritalarında açıkça gösterilmiştir. Şimdi 'Çalınan şehir Hatay' diye haberler yapılmaktadır. Kim Hatay'a göz dikiyorsa o gözü oyarız, kim el uzatıyorsa o eli kökünden keseriz. Hatay'ı tartışmaya açmak cinayettir, ihanettir, rezalettir. Cani Esad rejimi, Suriye'ye hakim olan cihan imparatorluğumuzu ne çabuk unutmuştur. Niye Libya'dayız diyenler 494 yıldır orada bulunduğumuzu unuttunuz mu? 454 yıl Mısır'da, 402 yıl Irak'ta, 402 yıl Lübnan'da, 401 yıl Yemen'de, 400 yıl Bahreyn'de, 400 yıl BAE'nde, 397 yıl Sudan'da hangi kudret sahibi imparatorluğunun hükmünün geçtiğini aklını ve aidiyet bilincini kaybetmiş güruh biliyor mu? "KİMLERİN HİZMETKARISINIZ, KİMLERİN HİZASINDASINIZ?" Sayın Kılıçdaroğlu ve ipini ele vermiş siyasi çürükler, sizin bunlara dair bir fikriniz var mıdır? Şayet varsa, kimlerin hizmetkarısınız, kimlerin hizasındasınız? Hadi yok diyelim o zaman ne işiniz var Türkiye'de, ne arıyorsunuz siyasette? Misak-ı Milli coğrafyasında bir kuşun kanadı kırılsa, bir kuzu av olsa, bir mazlum feryad etse Türk milleti mesele eder, tavır gösterir. Bedelini de peşinen ödetir. Putin ne derse desin, kahramanlarımızın kasıtlı olarak hedef alındığı kesindir. Rus makamlarına bilgi verilmesine rağmen, inkar etmişlerdir. Radar gerçekleri başka şeyler söylemektedir. Ambulansları bile vuran barbarlar ile İdlib'de muhattap olunmuştur. Esad'ın son kullanma tarihi bittiğinde fişini ilk Putin çekecektir. Esad topraklarını Rusya'ya hibe etmiştir. Eğer biz gitmezsek bir gün mutlaka onlar gelecek, vatana millete kast edecekler. Kan ve bal kokusu bir ayıyı çılgına çevirecek, zincirlerinden kopuşuna neden olacaktır. Hodri meydan... Ayı gelirse gelsin, göreceği sadece bozkurt ruhunun dirilişi ve kahramanlığıdır. (Göçmenlere kapıların açılması) Nerede medeniyet, nerede gelişmişlik, nerede insani değerler? Uyarıyorum... Türkiye'nin şakası falan yoktur. Rusya ve Suriye Türkiye'nin sabrını daha fazla zorlamamalıdır. Muradımız her zeminde şirretin kalelerini teker teker devirmek ve yıkmaktır. Siyaset ve diplomasi başardı, aksi taktirde Türk ordusu soluğu Şam'da almalı, zalim ve canavar Esad'ın kafasına çuvalı geçirmeli, kanlı ve kinli rejime son darbeyi indirmelidir. Kılıçdaroğlu ve yeminli Esad sözcüleri İdlib'deki mücadeleden yine rahatsız. Bre vicdansızlar bir kez olsun, şehitlerimizin katillerine tepki göstersinler. Bir kez olsun milli itirazınızı seslendirin. Korkmayın düşmana düşman derseniz sadece ve sadece adam olursunuz. Bizim duruşumuz Türk milletinin duruşudur. Şehitler Tepesi boş tutulunca hainler tepemize üşüşür, bunu da mı kavrayamadın? Senin gibilere rağmen şehitler tepesi hiçbir zaman boş kalmadı, boş kalmayacak. Kılıçdaroğlu sen Suriye'nin muhalefet partisi değilsin. 'Esad ile görüşelim' diyen maskaralar yaşadığımız ülke Türkiye'dir. Kötü konuşmayın, kifayetsiz konuşmayın. Bari milletten utanın, olmadı Allah'tan korkun. 'Savaşa hayır' diyen reziller, objektif olarak geçmişinizi okuyun.