Pes Etmeden HES Diyor
Türkiye'de vaka artışlarında ikinci dalganın başladığı sonbahar aylarında, müşteri ağırlamaları yasaklanan, sadece paket servis ile hizmet vermelerine müsaade edilen restoran işletmecileri, zor günler yaşadıklarını belirtti.
İşlerinin yüzde 90 oranında gerilediğini belirten işletme sahipleri, aşının uygulanmaya başlaması, vakalardaki gerileme ile birlikte bazı kurallar eşliğinde müşteri ağırlamak istiyor. Sözcü Gazetesi'nden Can Capar'ın özel haberi şu şekilde:
“ÖLÜMÜ GÖSTERDİLER, SITMAYA RAZIYIZ”
Sadece paket servisi yaparak geçinemediğini belirten bir esnaf, iş yerinin zarar ettiğini belirterek; “Bize ölümü gösterdiler, sıtmaya razıyız. Artık dükkanımızın masrafı çıksın istiyoruz. Bu şartlar altında mümkün olmuyor. Masaları seyrek dizmeye, HES kodu sorgulayarak müşteri almaya, her türlü kontrole ve denetime razıyız. İçeriye müşteriye almaya başladığımda, 4 -5 masa dahi ağırlasam, dükkanımın masrafını çıkarırım.
Her şeyi uygulamaya hazırız ama gelen müşterimiz geri dönmesin yeter ki. Bütün yatırımlarını geri çekmek zorunda kaldım. Personelim aç kalmasın diye dönüşümlü çalışmaya başladık. Paket servis şu anda benim işimin yüzde 10'una tekabül ediyor. İşlerim yüzde 90 düştü. Bugün hiçbir esnaf para kazanma derdinde değil. Sadede ayakta kalma derdindeyiz. Sokaktayız sıkıntı yok, arabada giderken sıkıntı yok ama aynı masada yemek yersek sıkıntı var… Bunu anlamak çok güç…” dedi.
“TATİL YÖRELERİ VE MİTİNGLERDE HER ŞEY SERBEST”
İnsanların pandemi ile yaşamaya alıştıklarını ve restoranların açılmasının onları zorlamayacağını belirten bir diğer esnaf da; “Sadece paket servis ile 18 elemanın sigortasını ödemekte zorlanmaya başladım. Bu 3 ay boyunca hep cebimden ödedim. Kapatsam olmaz, açsam masrafımı karşılayamıyorum. Şu an Türkiye genelindeki uygulamaların eşitsiz olduğunu düşünüyorum. Tatil yörelerinde her şeyin serbest olduğunu görüyoruz. Oteller tıka basa dolu. Kayak merkezlerinde, mitinglerde insanlar yan yana olabiliyor.
Oralarda virüs bulaşmıyor da sadece kafe ve restoranlar da mı bulaşıyor? Ben esnaf olarak 1972'den beri vergimi veriyorum. Görevimi sonuna kadar yapıyorum, devlet de bana bakmak zorunda iken bunu yerine getirmiyor. Avrupa'da bunu yaptılar. Son kapanmada yanımızda olacaklarını bekledik ama masrafları cebimizden karşıladık. Belirli kurallar uygulanarak içeride müşteri ağırlamamız bizim biraz daha rahat nefes almamızı sağlar.” ifadelerini kullandı.
“BU YAŞIMA KADAR BÖYLE BİR ŞEY GÖRMEDİM”
Bir diğer esnaf da yaşananlara “Yılların esnafıyım, bu yaşıma kadar böyle bir şey görmedim” sözleriyle tepkisini göstererek, “Siparişler çeyreğe düştü. İnsanlar çalışmıyor, para kazanmıyor. Dolayısıyla herkes evinde idare etmeye, olanı tüketmeye çalışıyor. Biz de sanki memlekette hiç insan yok gibi oturarak 15 adamı geçindirmeye çalışıyoruz.
Bir aylık aldığım sipariş masraflarımı karşılamıyor. Benim; işçilerimin yevmiyelerini vermem, sigortalarını ödemem için her günkü et parasını cebimden vermem gerekiyor. Bunu yapmakta zorlanıyorum. Ben açılmak istiyorum. HES sorarım, masaları aralıklı bırakırım, maske kullanımına dikkat ederim. Şimdi çoğu insan içeride oturmak yasak olduğu için çekip gidiyor. Ayakta, dışarıda yemek istemiyor.” yorumunda bulundu.
