Afetin Esnafları 5: Bir Afet Vurdu, Bir de GK Prim Borcu, KDV, ELEKTRİK
Fehmi Çalmuk
AFAD, BİR DE AFETİN DİĞER ADI PRİM BORÇLARINA EL ATSA
Ama hakkını verelim ki halen dimdik çalışan ve çalışmakta olan kurumlarımız var ki bunlar da bizim medarı iftarımız oldu. Hizmeti takdir edilen ancak koordinasyon bakımında yaptığı hizmetleri ve yapısal destek olunabilecek bir kurum olarak görülen AFAD’a yönelik öneriler ve beklentiler var. Esnaf odalarından toplanan paralar AFAD’a yatırıldığı ancak yardım dağıtımında esnaflar sona kaldı. Gıda, çadır tamamda dükkanı yıkılmış esnaf hangi alet, makine ile işlerini görecek.
İskenderun Kuyumcular, Saatçiler, Fotoğrafçılar ve Çiçekçiler Odası Başkanı Uğur Fırat, esnaf sanatkarların deprem dolayısıyla gönderdiği yardımların AFAD kanalıyla gönderilmesinin “Ahilik Kültürü”nü yaşattığı görüşünde:
“Ahilik kültürünü biz aşılamamış olsaydık bu yardımlar tabii ki gelmezdi. Sağ olsunlar kimi battaniye yolladı, kimi yiyecek yolladı, kimi su yolladı, kimi kap kacak yolladı yani ne kadar anlatsam hepsi boş, biz bunları direkt AFAD ile ilgili olan kişilere ilettik kamyon plakalarını vererek onlara teslim ettik, onlar da vatandaşlara dağıttı. Bak ne oldu yine Ahilikten yine ahiliğe geldik.Ahilik kavramı çok güzel bir şey, bunu yerinde yapmak, yerinde izlemek çok çok önemli ama şuna inanıyorum ki ben esnaf sanatkar olarak her zaman devletinin, milletinin, bayrağının yanında olmuştur, olmaya da devam edecektir.”
Bu arada Adıyaman Madeni Eşya Sanatçıları Odası Mahmut Yücel farklı bir pencere açıyor:
“Biz kimseden gıda, yemek istemiyoruz, kimseden battaniye istemiyoruz. Bize iş versinler, ticaretimizi geliştirelim, esnafa destek olsunlar. Bir de yanlış bir şey var, Kızılay, Afad ha bire yardım dağıtıyor, dağıtmayın kardeşim, insanları çalıştırın, insanlara iş verin, yönlendirin. Hazır vermeyin yani, balığı tut getir, yedir, adam bekleyecek ki balık gelsin ama biz öyle yapmayacağız. Biz çalışacağız, devletimize biz destek olacağız bundan sonra, devletin yükü de ağır.
Bu arada AFAD’a eleştiri de yok değil. MESOB Başkanı Şevket Keskin’den… AFAD’ın deprem bölgeleri içinde yanlış bir sırlama yaptığı görüşünde:
“Malatya'ya baktığınız zaman 11 ile değil, 4 ile baktığınız zaman Maraş, Hatay, Adıyaman, Malatya aslında deprem üstüne bakarsan bunu AFAD nasıl bildiriyi yayınladı bilemiyoruz. Şimdi Malatya'ya baktığınız zaman Malatya'nın tamamı yıkılmış ben Maraş’a gittiğimde bizden çok iyiydi. Adıyaman iyiydi. Hatay'ın bir bölgesi ama Malatya'nın ilçeleri ile beraber köyleri mahalle kalmadı. Mahalleleriyle beraber yerle bir”
AFAD’da Başka eleştri de yine Adıyaman’dan geldi. GAP Gazeteciler Birliği Başkanı Zeynel Abidin Kıymaz, yalnızca Malatya’nın değil Adıyaman, Hatay, Malatya ve Kahramanmaraş’ın afet bölgesi ilan edilmesinden öte Felaket Bölgesi ilan edilmesi gerektiğini ileri sürüyor:
“Deprem Hatay, Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş’ı vurdu. Kısmen de Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçeleri olumsuz etkilendi. Şimdi böyle 1-2 bina yıkılmış her ili afet bölgesi içerisine aldığınız zaman esas yaralı illeri ihmal etmiş oluruz, onların sorununu küçültmüş oluruz, haksızlık etmiş oluruz. Bu nedenle 11- 12 ili kapsayan afet bölgesi deyimi, bu 4 ile haksızlık oluyor. O zaman bu 11 ilden bahsediyorsak, bu kıyamet senaryosunu yaşamış Malatya, Hatay, Adıyaman, Maraş’a da başka isim koymamız lazım, buna da kıyamet bölgesi dememiz lazım, orası afet bölgesi sayılıyorsa burası da kıyamet bölgesi deyip ona göre teşvik ve destek sağlanması lazım. Diyelim ki Sivas, Bingöl, Diyarbakır’da 5-10 tane bina yıkılmış diye afet kapsamına alıp, dikkatleri 11 ile dağıtmak yerine esas yara almış hem ölüm kayıpları hem bina yıkımı açısından ağır yaralanmış bu 4 ili özel bir statüde değerlendirmek gerekiyor.”
Buna benzer bir öneride İskenderun Kuyumcular, Saatçiler, Fotoğrafçılar ve Çiçekçiler Odası Başkanı Uğur Fırat’tan geldi:
“Şunu söylemek istiyorum keşke Hatay’ı, 11 ili söylüyorum afet bölgesi ilan etselerdi, iyi olurdu çünkü esnafın ayağa kalkabilmesi için devletin bazı fedakarlıklarda bulunması gerekiyor. Benim buradan yetkililere söyleyeceğim, hakikaten zor bir süreçten geçiyoruz”
İskenderun Hızarcılar Ve Mobilyacılar Odası Başkanı Yılmaz Değirmen de Uğur Fırat’ın talebine şu ifadelerle destek verdi:
“İskenderun’da, Hatay’da yıkım çok oldu, özellikle özel afet bölgesi ilan edilmesi konusunu bekliyoruz büyük bir sabırla. “
MEHMET ŞİMŞEK’E SELAM VAR: NE OLACAK KDV ORANLARI ? NE OLACAK BORÇLAR ?
Afetin esnafları’ından Maliye ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek’e pay düşmüyor mu ? Elbette düşüyor.
Kahramanmaraş Baharatçılar Esnaf Odası Başkanı Cuma Güler, 2011 yılında Van’da meydana gelen deprem sonrası verilen muafiyetini hatırlatarak emsal olarak uygulanmasını öneriyor:
“Orada 2011 yılında Van’da ki depremde mücbir sebep tamı tamına 6 yıl ötelendi. 2011 yılında olan deprem 2017 yılında tekrar 30 taksit de ödemeleri ilk ödeme 2018 Ocak ayı olmak üzere 2023ün Ocak ayına kadar 5 yıl uzatıldı. Bizde bu haklardan daha fazlasını istiyoruz. Biz bunu bence daha fazlasıyla hak ediyoruz. Bugün Kahramanmaraş iktidar partimizin güç anlamında bilmiyorum ama en güçlü desteklediği illerin en başında gelir. Biz tabi ki burada pozitif ayrımcılık yapın derken devlet bizi affetsin hiç bir şey almasın demiyoruz, alsın ama bir yıl hiç bir şey almasın”
Konu Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan açılmışken KDV’de esnafın başını yakmış durumda
Kahramanmaraş’lı Kelle Paça Lokantası sahibi akıl sır erdiremediği bir hesaplamayı getiriyor karşımıza:
“KDV %10 çorba mesela atıyorum paça 8 lira, 8 de KDV ödüyorum, tatlı dondurma %1 mesela gerçi tatlı dondurmamı lüks paça çorba mı? Biz şey istiyoruz, adaletli bir KDV oranı istiyoruz. Çünkü yaralıyız, asrın felaketini yedik. KDV oranının %1 e düşmesi lazım en azından bir kaç yıl. “
Aynı sorun Adıyaman’da ŞanlıUrfa esnaf başkanlarınca gündeme getirildi. Şanlıurfa Lokantacılar Köfteciler Tatlıcılar Esnaf Odası Başkanı Mehmet Şafak, Bizim maliye telkini veren esnafımızın aynı zamanda oda telkini de vermesini istemesi lazım çünkü bizim esnafımız telkini verdiği zaman odada borcu da olsa bir daha ödemiyor o da güçsüz kılınıyor,
DEPREMZEDEYİ ELEKTRİK FATURALARI ÇARPTI
Elektrik faturaları ve ödemeleri konusunda deprem şehirlerinden serzeniş devam ediyor. Özellikle elektrik faturaları konusunda yaşananlar esnafı olumsuz etkiliyor Kahramanmaraş Baharatçılar Odası Başkanı Cuma Güler “ Bugüne kadar prefabrik veya konteyner iş merkezlerinde elektrik gibi paralar alınmıyordu. Şu anda konteynerdeki işyerinde arkadaşlarda bir tedirginlik var. Dediler başkan saatlerimiz okundu. Biz bu elektrik parasını zaten para kazanamıyoruz.” Bu konuda işaret fişeğini ateşledi
Elektirk konusuna İki ilden daha şikayet var İlk şikayet “faturamızı ödemek istiyoruz” diyen Adıyaman Madeni Eşya Sanatçıları Odası Mahmut Yücel’den :
“Adıyaman’da elektrik dağıtım şirketinin, bir sıkıntımız var burada 180 tane esnafımızın elektrik fişleri okunmuyor, neden, işyeriniz ağır hasarlı, yok kardeşim ağır hasar yok. Gelmiş bakmışlar buradaki işyerleri kapalı, ağır hasar yazmış gitmişler. Şimdi benim işyerime orta hasar var diyor, sıvalarda patlak var, başka bir şey yok, kolonlarımda bir şey yok. Benim elektrik fişimi okumuyorsunuz, yarın öbür gün bana 50 bin lira elektrik faturası göndereceksiniz. Bunu biz valiliğe de söyledik, Çevre şehirciliği de bildirdik, biran önce esnafın elektrik sayacını okumasını bekliyoruz, parasını ödemek istiyor yani, sizden af ta istemiyor, sizden bağışta istemiyor elektrik konusunda. Gelsin sayaçlarımızı okusunlar, elektrik ücretlerimizi ödeyelim.”
İkinci şikayet ise İskenderun’da kadın ve erkek kuaförlüğü yapan Serkan Akdağ’dan… Koyteyner dükkanında karşılaştığı elektrik sorunu anlattı:
“Dükkana girdikten sonra Elektrik saatini bize aldırdı Toroslar EDAŞ, zaten 1300 lira saat parası verdik. Sigortaları bize aldırdılar, kabloları bize aldırdılar. 3.500 lira saat ile sigorta parası gitti. Ondan sonra abone 1400 lira. Ondan sonra 5-6 bin lira biz buraya elektrik masrafı verdik. Bazı arkadaşların yiyecek parası yok, nasıl bu parayı karşılasın bu daha ilk abonelik bunun olmaması lazımdı.”
Akdağ bir on günlük kullanım için gelen fatura karşısında oldukça şaşırmış durumda:
“10 gündür burada açmışız, günde 1-2 tane müşterimiz geliyor. Hava çok sıcak, klimayı açıyoruz. 7-8 günlük bir klima kullanımımız oldu, oda günde 3-4 saat. Demin mesaj geldi bize T oroslar EDAŞ’dan 980 lira fatura gelmiş. Bununla ilgilenen hiç kimse yok. Nasıl yapacağız nasıl edeceğiz onu da bilmiyoruz”