Amerika'nın İpliğini Pazara Çıkardı
Bugün büyükelçilikten emekli olması öncesi açıklamalar yapan Gerard Araud, Trump yönetimini Fransa Kralı 14. Louis'nin sarayıyla kıyaslarken İngilizleri de Brexit sonrası Trump'ın elinde 'kanlarının akacağı' yönünde uyardı.
37 yıllık Fransız diplomat, The Guardian'a verdiği demeçte, bir dediği bir dediğini tutmayan Trump'ın icraatlarını şöyle değerlendirdi:
'14. Louis'nin saray yönetimini analiz etmeye çalışmak gibi. Yaşlı bir kral var, biraz uçuk kaçık, öngörülemez ve bilgisiz, ama her şeye tek başına karar vermek istiyor.'
'KİMSENİN ETKİSİ ALTINDA GÖRÜNMEK İSTEMİYOR'
Tıpkı Fransa'ya 17-18. yüzyıllarda hükmetmiş Güneş Kral gibi Trump'ın da hiç kimsenin etkisi altında gözükmek istemediğini ve bunu herkese göstermek istediğini söyleyen Araud, Trump'ın tam tersine selefi Barack Obama'nın uzun uzun düşünüp incelemeden ve görüş alışverişinde bulunmadan karar almadığını hatırlattı, ama artık kurumlararası görüş alışverişinin öldüğünü, yerine 'en şahin neo-con' olarak bilinen Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın geldiğini belirtti.
Görüşecek muhatap bulamamaktan yakınan Araud, 'Görüştüğümüz yetkililer hep vekaleten atanmış pozisyonda, yani gerçek yetkileri ya da erişimleri yok. Yani tek bir güç merkezi var, o da Beyaz Saray' dedi.
'BOLTON'I AŞAĞILAMAK İÇİN'
'Bolton gerçekten de işinin ehli, çok bilgili, ne de olsa 40 yıldır ortalıkta. Ama aynı zamanda şunu anlamalısınız ki, Başkan Bolton'ın kontrolü altında değil, çünkü bu Başkan kontrol edilemez' diye devam eden Fransız diplomat, Trump'ın Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'la Hanoi zirvesinden ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı'nın dışlandığına dikkat çekti. Bunun Bolton'ı 'aşağılamak' ve 'Başkan'ın her şeyin başı, bürokratların ise hiçbir şey olduğunu' göstermek için tasarlandığı yorumunu yaptı.
'BUNLARDA DOSTLUK, MÜTTEFİKLİK YOK'
Bununla birlikte Bolton'un şampiyonu olduğu tek taraflılığın Trump yönetiminin dış politikadaki alameti farikası haline geldiğine dikkat çeken Araud, şunları söyledi:
'Onlar 'Önce Amerika' dediğinde 'tek başına Amerika' demek istiyorlar. Temelde bu Başkan ile yönetiminin müttefikleri ya da dostları yok. Güç dengesine ve dar Amerikan çıkarlarını savunmaya dayanan ikili ilişkiler var sadece.'
Britanya'yı AB'den çıkışı (Brexit) gerçekleştirdikten sonra Washington'la yapacağı ticaret pazarlıklarında özel muamele beklememesi yönünde uyaran Fransız diplomasisinin duayeni, Trump yönetiminin Londra'yı genetiği değiştirilmiş ürünlere getirilen kısıtlamaları kaldırma örneğindeki gibi Amerikan mallarını ABD'nin dayattığı şartlar altında ithal etmeye zorlayacağını öngördü.
'İNGİLİZLER SABAH ÖĞLE AKŞAM GDO YİYECEK'
Araud, şu ikazı yaptı:
'İlkin Trump yönetimi çok taraflı işbirliği şartlarında düşünmüyor. İkincisi Avrupalılara hiçbir sempatileri yok. Çinlilere nasıl davranıyorlarsa Avrupalılara da öyle davranıyorlar. Britanya serbest ticaret anlaşması için kapıyı çaldığında duvarlara kan sıçrayacak ve bu Britanyalıların kanı olacak. Kahvaltıda, öğle yemeğinde ve akşam yemeğinde genetiği değiştirilmiş ürünler olacak.'
'GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE BİR DÜNYA ÇÖKÜYOR' TWEETİ
Açıkça eşcinsel olan ve partneriyle birlikte Washington Büyükelçiliği'nde verdiği çılgın partilerle de tanınan Fransız diplomat, ABD başkanlık seçimlerinin düzenlendiği 8 Kasım 2016'yı sonuçlarının belli olduğu 9 Kasım'a bağlayan saatlerde attığı ve daha sonra silmek zorunda kaldığı tweetle tüm dünyanın dikkatini çekmişti:
'Bu bir çağın, neoliberalizm çağının sonu. Yerine ne geleceğini henüz bilmiyoruz. Brexit ve bu seçimden sonra her şey mümkün. Gözümüzün önünde bir dünya çöküyor. Vertigo.'