Babacan Kuruluş Dilekçesini Verdi
Eski bakanlardan Ali Babacan, partisi için kuruluş dilekçesi ile ilgili evrakı İçişleri Bakanlığı'na teslim etti. Partiye ilişkin evrak ile kuruluş dilekçesini vermek üzere saat 10.30'da İçişleri Bakanlığına gelişinde Babacan'a, Hasan Canpolat, Mehmet Emin Ekmen ve İdris Şahin de eşlik etti.
Partisinin kuruluş dilekçesini bugün İçişleri Bakanlığı'na veren Ali Babacan başkanlığındaki yeni partinin kurucular kurulu da açıklandı.
Kurul da Sadullah Ergin, Nihat Ergün gibi AKP'de bakanlık yapmış isimler yer alıyor. Yine yakın bir zaman önce 'Son ümidi de yitirdim' diyerek istifa eden İstanbul milletvekili Mustafa Yeneroğlu da listede yer aldı.
90 kişinin bulunduğu kurulda, Gülay Göktürk ve Metin Gürcan gibi isimler de var.
Yeni partinin kuruluş toplantısının Çarşamba günü Ankara'da yapılacağı açıklandı.
Kurucular kuruluna ilişkin kamuoyuna duyurulan dosyada parti amblemi veya ismi yer almıyor.
TANITIM TOPLANTISI ÇARŞAMBA GÜNÜ
Yeni parti kurma hazırlığındaki Ali Babacan, Fox Tv'de İsmail Küçükkaya'nın programına konuk oldu. Babacan, partisinin tanıtım toplantısının çarşamba günü gerçekleşeceğini söyleyerek, 'Bu sabah partimizin kuruluş dilekçesini İçişleri Bakanlığı'na veriyoruz. Partinin ismini çarşamba günü yapacağımız toplantıda teyit edeceğim. Kurucu üye sayısı 90 kişi' dedi.
'PARTİMİZDE BİRİNCİ SAYFA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ'
Babacan, basın ve ifade özgürlüğüyle ilgili de şöyle konuştu:
'Çarşamba günü partimizin programını paylaşımda göreceksiniz birinci sayfa basın özgürlüğü. İfade özgürlüğü olmayınca problemleri dile getiremiyorsunuz. Problemlerini tartışmayan bir ülkenin sorunları çözmesi mümkün değil .Sorun var diyeni susturuyorsanız bir şekilde o ülke sorunlarını konuşamıyor emektir. Aynı hastalığını inkar eden bir hasta olarak düşünün. Tedaviyi reddettiği için bir türlü iyileşemiyor. Türkiye'nin şu anki sorunu bu.'
'SORUNLARIN TEMELİ KÖTÜ YÖNETİM'
Babacan, Odatv'nin engellenmesi üzerine 'Her devletin kendi güvenliği ile ilgili bazı refleksleri olabilir. Ancak bunun gelişmiş ülkelerde nasıl uygulandığına bakmak lazım. Almanya'nın Fransa'nın bir güvenlik riski yok mu? Bu olmasına rağmen basın özgürlüğü nasıl beraberce ele alınıyor buna bakmak lazım' diye konuştu. Babacan, Türkiye'deki sorunların temelinde kötü yönetimin yattığını söyledi.
'BİZİMLE UĞRAŞACAKLAR, GEREKLİ CEVAPLARI VERECEĞİZ'
Küçükkaya'nın 'Erdoğan ile mücadele edebilir misiniz?' sorusuna Babacan, 'Bizim hedefimiz Türkiye'nin sorunlarıyla, biz kişilerle uğraşmayacağız. Biz ülkenin meseleleriyle uğraşacağız. Rakip olacağız doğru ama biz mevcut siyasi partilerin hepsine de rakip olarak çıkıyoruz. Hedefimiz sadece o parti ve o partinin tabanı değil. Siyasi partinin tam ortasında ve ana akım bir siyasi hareket başlatıyoruz. Geçmişinde mutabakat zor ama ortak bir Türkiye geleceği etrafında insanlarımızın buluşmasının mümkün olduğunu görüyoruz. Farklı kesimlere baktığınızda hepsinin hedefi aslında ortak. Bizimle uğraşacaklar, biz de onlara gerekli cevapları vereceğiz, kuşkusuz ama kavga üzerinden siyaset yapmak istemiyoruz'
GÜL SORUSUNA YANIT GELDİ
Babacan parti kurma sürecinde birlikte anıldığı eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le ilgili soruyu da yanıtladı. Babacan şöyle konuştu:
'Abdullah Gül ile çok eski dostuz. Ben siyasete girmeden önce tanıyordum. Beni siyasete davet eden kendisi. Bizim parti hazırlık çalışmalarında bize tecrübesiyle ve fikirleri ile çok destek oldu. Ama siyasi kadronun tamamı biz ve bizim arkadaşlarımızdan oluşan kişiler. Bu kadronun mümkün olduğunca siyaseti bilen ve siyasete yeni kazandırdığımız kişilerden oluşuyor. Listemizde göreceksiniz ki daha önce siyaset yapmamış isimler. Yüzde 30 kadın üyelerden oluşuyor. Yüzde 20'ye yakın 30 yaş altı var. Tüzüğümüze genç ve kadın kotası koyduk. Engelli kotamız var. '
KORONAVİRÜS, PETROLÜ DÜŞÜRDÜ
Petrol fiyatlarının düşmesiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Babacan, 'Merkez Bankaları piyasalara daha fazla para sürerek bu durgunluğu atlatmaya çalışıyor. Yine de durgunluk riski hala var. Bir de korona virüsü ile ilgili gelişmeler, ticaretin yavaşlama riski, tedarik zincirleri ile ilgili riskler, dünyadaki ürün talebini ve petrol talebini azaltıyor. Petrol fiyatı düşüyor. Üretim ile ilgili anlaşmazlık var. O bol arz, düşen talep fiyatın düşmesini kaçınılmaz kılar. Bu Türkiye için iyi haber. Türkiye petrol ve gaz ithal ediyor. Böyle 30 dolarlarda kalması Türkiye için iyi haber. Virüs daha çok etkin olursa, daha fazla insan maruz kalırsa bu fiyat kolay kolay yükselmez. Yaz aylarının gelmesiyle salgının trendi tersine dönerse o zaman farklı gelişmeler olabilir' ifadelerini kullandı.