Caner Erkin'e mahkemeden şok cevap
Ünlü futbolcu Caner Erkin, Demand Gayrimenkul'den bir gayrimenkul satın almak istedi. Bunun için şirketle anlaşma yapan Erkin, 350.000 Euro'luk bir adet teminat bonosu ile 119 bin 350 bin liralık şahsi bonosunu şirket yetkililerine verdi. Bir de teminat evrakına göre Erkin, yükümlülüğüne karşılık olarak verildi. Erkin, üzerine kayıtlı 34 A.. plakalı aracın devrini üçüncü bir şahsa devretti ve şirkete verdiği 350 bin Euroluk teminat senedini boşa çıkmış oldu. Senedin boşa çıkması ardından Erkin bu kez de 119 bin 350 liralık bonoyu100 bin ve 20 bin lira olarak iki defada ödedi ve bu senetten de kurtulmuş oldu.
ŞİRKET İCRA TAKİP BAŞLATTI
İddiaya göre Demand Gayrimenkul Erkin tarafından verilen senetlerin bedelsiz olduğunu bildiği halde, geçtiğimiz ay icra takibi başlattı. İcra takibi ardından savcılığa başvuran Erkin, şirketin senetlerin boş olduğunu bildiği halde icra takibine konu ederek haksız menfaat elde ettiğini belirtip Demand Gayrimenkul'un sahibi iş adamı Atalay Demirbaş'tan şikayetçi oldu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan soruşturmada geçtiğimi günlerde takipsizlik kararı çıktı.
MAĞDURİYETİNİ MAHKEMEDE İSPATLA
Sabah Gazetesi'nden Dilek Yaman'ın haberine göre; Kararda, Erkin'in iddialarına konu senetle ilgili icra takibi başlatıldığı, senet alacaklısına karşı tanıkla değil yine senet ile itiraz edilebileceği, senet borçlusunun ise aleyhine gerçekleşen icra takibine karşı İcra Mahkemesine başvurmak suretiyle takibin iptali veya müştekinin menfi tespit davası açmak suretiyle borçlu olmadığını ispatlaması gerektiği belirtildi. Bu şekilde senedi hükümsüz kılabileceği belirtilen kararda, Erkin'in 100 bin ve 20 bin lira olarak yapılan iki ayrı ödemenin açıkça 119 bin 350 lira tutarlı bononun karşılığı olduğunun belirtilmediği, yine 350.000 Euro miktarlı bononun araç devri ile bedelsiz kaldığı iddiasının hukuk mahkemelerinde yapılacak yargılama ile ortaya çıkarılabileceği belirtildi.
SONRA ŞİKAYETÇİ OL
Kararda, bu aşamada dosyada kimin borçlu olduğu ya da olmadığı hususunda karar vermesinin mümkün olmadığı, müştekinin hukuk mahkemesinde alacaklı olduğunu, borçlu olmadığını, herhangi bir mal veya hizmet almadığını ve senetlerin ödendiğini, karşı tarafın edimini ifa etmediğini, sözleşmenin geçersiz ve fes olunduğunu kesin bir şekilde ispat etmesinden sonra, dolandırıcılıktan şikayetçi olmadığı gerektiği anlatıldı.