Erken uyarı sistemi buysa, geç olanından Allah korusun
Eski Hazine Müsteşarlarından CHP Sözcüsü Öztrak: 'Ortada tam bir beceriksizlik var. Esnaflarımız zaten zor durumda 'Almadığınız bir canımız kaldı' diye feryat ediyor. Bu salgın döneminde, geliri düşmüş, borçları katlanmış'
Eski Hazine Müsteşarlarından CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, ekonomik tabloyu değerlendirirken “Ortada tam bir beceriksizlik var. Esnaflarımız zaten zor durumda; “Almadığınız bir canımız kaldı” diye feryat ediyor. Bu salgın döneminde, geliri düşmüş, borçları katlanmış” dedi.
Öztrak düzenlediği basın toplantısında esnafın durumuna ve toplumun diğer katmanlarının yaşadığı ekonomik sıkıntılara değindi.
“Dükkânlar kepenk kapatıyor, caddeler satılık-kiralık dükkân ilanından geçilmiyor. Ama saray esnafın feryadını duymuyor, halini görmüyor. Sarayın kibirlisi de milletle alay eder gibi “Kapanan dükkân yok” diyebiliyor” diyen Öztrak, “Bir pazarcı esnafı, “Bu tehdidi anlamadım. Zaten bitik durumdayız, daha canımızı mı alacaklar?” diye feryat ediyor. Çiftçi “Yandım” diye bağırıyorsa, esnaf “Yetişin” diye bağırıyorsa, vatandaş “Canıma yetti” diyorsa, o zaman sorun nerede? Doğru teşhis olmadan, tedavi olmaz” şeklinde konuştu.
Erken uyarı sistemi buysa, geç olanından Allah korusun
Öztrak, “Önce doğru teşhis gerekiyor. Ama saray bildiği en iyi işi yapıyor. Önce esnafı suçluyor, sonra da işi “komisyona havale” ediveriyor. Yıllar önce kurulan “Gıda Komitesini” alayiş valayişle yeniden topluyor. Beş yıldır kuramadıkları “erken uyarı sistemini” şimdi, kurma kararı alıyor. Dile kolay beş yıl geçmiş. Ortada hala bir sistem yok. Erken diye diye anladıkları buysa, Allah bunların geçinden milletimizi korusun” ifadesini kullandı.
Şimdi timsah gözyaşı döküyorlar
AK Parti döneminde 19 yıldır doğru dürüst bir dağıtım ve pazarlama zinciri oluşturulamadığını belirten Öztrak, “Her yerde pıtrak gibi market zincirlerinin açılmasına izin verdiler. Şimdi timsah gözyaşı döküyorlar. Bu zincirler fiyatları internetten haberleşerek yükseltiyorlarmış. Kim yazıyor bunu? Bir yandaş medya yayın organı. Senelerdir; “Bunlar tekel oldu hem üreticiyi, hem mahalle esnafını, hem de milleti batırıyorlar” diye barbar bağırdık. Şimdi mi aklınıza geldi?” ifadesini kullandı.
10 yılda 100 bakkaldan 30'u kapanmış
Öztrak, “Son 10 yılda İstanbul'da her 100 bakkaldan 30'u kapanmış. Anadolu'da durumun çok daha kötü olduğunu da biliyoruz.” dedi.
Tünel ve köprü geçiş ücretleri de gıda fiyatlarını artırıyor
Taşıma maliyetlerine de dikkati çeken Öztrak şunları kaydetti:
“Taşıma maliyetlerini düşürmek için 19 yıldır bu iktidar ne yapıyor? Taşımacılıkla uğraşan esnaflarımız, “Yol paraları olağanüstü arttı. İstanbul'da köprüden geçip, Avrupa yakasına mal götürecek kamyon bulmak mesele” diyor. Saray'ın “Bir kuruş bile vermeden yaptırıyoruz” diye anlattığı dolarla, avroyla garanti verilen yol, tünel ve köprü fiyatları da gıda fiyatlarının artmasının arkasındaki bir başka sebep… Yani milleti canından bezdiren pahalılığın nedeni çiftçi değil, esnaf değil, kamyoncu değil, üstüne basa basa söylüyorum Sarayın kötü yönetimi… evet Sarayın kötü yönetimi.”
Esnafı tehdit etmekten vazgeçin
İktidara bir çağrı yapan Öztrak şu ifadeleri kullandı:
“Bu arada buradan bir kere daha çağrıda bulunuyoruz. Madem yenilenebilir enerjide dövizli alım garantilerinden vazgeçip bu garantileri TL'ye çevirebiliyorsunuz. O halde şu yandaş saray müteahhitlerine verdiğiniz dövizli garantileri de TL'ye çevirin. Milletin, sırtına yüklediğiniz milyarlarca liralık yükü biraz hafifletin. Biz gelip gereğini yapana kadar, vatandaşı biraz rahatlatın. Saray hükümetini uyarıyoruz. Hayali düşmanlarla uğraşmayın. Bir kerede sorumluluğunuzu bilin. Şu pahalılığı çözün. Esnaflarımızı; “Fiyatları düşürmezseniz sonunuz kötü olur” diye tehdit etmekten vazgeçin.”
Kim sorumlu?
“Üretimdeki plansızlıktan kim sorumlu? Desteklerdeki yetersizlikten kim sorumlu? Girdilerde dışa bağımlılıktan kim sorumlu? Girdi maliyetlerindeki olağanüstü artıştan kim sorumlu? Satış ve pazarlama kanallarındaki aksaklıklardan kim sorumlu? Bunların sorumlusu esnaf değil. Bunların sorumlusu 19 yıldır iktidarda olup, yönetemeyen de, çözüm bulamayan da. Bunların sorumlusu sizsiniz, siz Sayın Erdoğan.”
Vatandaş devletin şirket gibi değil devlet gibi yönetilmesini istiyor
“Vatandaşlarımızın iktidar koltuğunda oturanlardan beklediği, devletin “şirket gibi” değil, “devlet gibi” yönetilmesidir… Bunun önemini bu salgın döneminde yaşayarak hep beraber görüyoruz. Devlet, milletin “Yaşamaya değer” bir hayat sürmesini temin etmek için vardır. Oysa Saray rejimi, ülkede beş maskeyi bedava dağıtamadı, 40 yıl vergi veren esnafa 40 gün bakamadı. Şimdi de aşıyı doğru dürüst getirip yapamıyor. Yaşlı başlı dedeler, nineler “aşı kalmadı” diye; zar zor gittikleri hastane kapılarından döndürülüyor. Bir de diyorlar ki yeniden randevu alacaksınız. Yazıktır günahtır.”
“Malımı götürürseniz borcumu nasıl ödeyeceğim?” çığlıkları koridorları inletiyor
“Kayseri'de kirasını ödeyemeyen bir kadın esnaf icraya veriliyor dükkanındaki mallar bağlanıyor. “Ödeyemiyorum arkadaş, ödeyemiyorum. Esnaf kazanmıyor. Benim malımı götürürseniz borcumu nasıl ödeyeceğim?” çığlıkları koridorları inletiyor. Bu çığlıkları saraydan duyan var mı? Ne gezer.”
Zamlar otomatiğe bağlandı
“Yine dün bir başka zam haberi geldi. Yeni yıla doğalgaz ve elektrik zamlarıyla uyanmıştık. Dün doğalgaza yine zam yapıldı. Anlaşılan doğalgaz zammı “yüzde 1'er 1'er” otomatiğe bağlanmış. Yine bu sabah Avrasya tüneli geçiş ücretlerine de yüzde 26 zam yapılmış. Hadi bakalım raflardaki, vitrinlerdeki, etiketlerdeki fahiş fiyatların sorumluluğu esnafın. Peki, bu Özel İletişim Vergisindeki zammın, doğalgaz zammının, geçilmeyen tünel ve köprülerdeki zamların sorumlusu kim? Aslında cevap belli. Hepsinin sorumlusu sizsiniz, siz Sayın Erdoğan.”