Kadınlarla görüşmesine esnafın isyanı damga vurdu
CHP lideri Kılıçdaroğlu, 72 ev kadını ile video konferansla görüştü. Görüşmeye esnafken dükkanını kapatan kadınlar ile esnaf eşleri sıkıntı yaşayanların isyanı damga vurdu.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen toplantıda, ev kadınları ile bir araya geldi. Farklı illerden 72 ev kadınının, yaşadıkları sosyal ve ekonomik sorunları anlattığı toplantıda CHP lideri Kılıçdaroğlu'na, Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka ve Parti Meclisi Üyesi Deniz Demir eşlik etti.
Görüşmeye esnafken dükkanını kapatan kadınlar ile esnaf eşleri sıkıntı yaşayanların isyanı damga vurdu.
İşte o görüşmenin esnafların isyanının dile getirildiği bölümlerinin deşifresi:
Daha önce esnaftım
Ev Kadını- Daha önceden kendim de esnaftım. Yıllardır çocuklarımızı en iyi şartlarda okusun diye mücadele ettik, bugüne getirdik. Ama çocuklarım üniversitede ikinci sınıfa geldikten sonra, özellikle geçen yıl okulu bırakıp iş aramaya karar verdiler. “Anne, baba artık size yük olmak istemiyoruz” dediler. “Siz bizi okutmak için çok zorlanıyorsunuz” dediler. Yani biz bu günler için mücadele verdik ve yolun sonunda daha iki çocuğumuz varken-yani 4 çocuk annesiyim ben-daha iki çocuğumuz varken onların geleceği için çok büyük endişe altındayız. İki çocuğum da şu anda iş arıyor ve kardeşlerini en azından okutabilmek için. İş aradıkları zaman yol parası ve servis olmadığını söylüyorlar. Aldıkları asgari ücret zaten belli. Bunun için zaten kendilerinden vazgeçtiler artık, sadece bizim evimizde huzur olsun diye uğraşıyorlar. Çünkü biz bir markete gittiğimiz zaman, kardeşi bir şey istediği zaman artık fedakarlık yapmak zorunda kalıyoruz. Abi, abla daha çok ona al, biz almasak da olur der duruma geldik. Önceden biz çalıştığımızda çocuklarımızla beraber bir huzurumuz vardı. Sizin de bildiğiniz gibi efendim 10 yıldır büyük bir huzursuzluk içindeyiz. Tabi ki bu huzursuzluk artık bizim sağlığımıza da sebep oldu; sürekli düşünce, stres, sinirlerimiz bozuk. Akşam eve geldiğimiz zaman yani çocuklarımızın yanında oturduğumuz zaman bir huzurlu sohbetimiz yok. Sadece hesap, kitap ve tartışmalar söz konusu oluyor. Biz bunu çocuklara aktarmak istemediğimiz halde onlar okulu bırakmak zorunda kaldı. Yani kızım adalet bölümü, hukuka geçmesi gerekiyor ve devam edemiyor maalesef. Ve benim gibi birçok ailenin de bu durumda olduğunu düşünüyorum. Görümcemin esnaf dükkanına kuaför olarak yardıma gideyim diyordum, biliyorsunuz pandemiden dolayı iş yok. En azından daha iyi bir şey için. Ama biz artık müşteri alamıyoruz. 10 kişilik salon bir kişiye düştü. Herkesin geçim şeyi çok ortada ama sürekli duyduğumuz şey huzursuzluk ve bu pandemi döneminde özellikle Bornova Belediyesi özellikle halkın yanında oldu ve ekmek olsun, örneğin sabah kahvaltıda gevrek olsun, herkesin evinde bir tutam sıcaklık olsun diye ellerinden geleni canla başla yaptılar. Bütün mahalleye girdiğimiz zaman yanımızda bir tek o oldu. Bunun için gerçekten minnettarız belediyemize.
“Büyük marketler artık geldi mahalle aralarına kadar girdi, küçük esnafı bitirdi”
Ev Kadını- Ben ev kadınıyım, iki tane çocuğum var ikisi de evli biri erkek, biri kız. İki tane de torunum var onlardan.
Kemal KILIÇDAROĞLU- Maşallah, Allah bağışlasın.
Ev Kadını- Amin, sağ olun, hepimizinkini. Çocuklarıma katkıda bulunmak için torunlarıma ben bakıyorum. Maalesef tabi ülkemizde kreş sayısı çok az, çalışmak zorundalar. Hayat çok pahalı. Biliyorsunuz pazar, market son bir yılda özellikle çok arttı.
Ev Kadını- Başkanım, ben eşimle birlikte mahalle bakkalı işletiyorum eşime destek olmak için. Hem ev hanımlığı, hem eşimin yanında beraber işletiyoruz orayı. Ama bizim şu son bir aydır devamlı etiket değiştiriyoruz, devamlı bir şeylere zam geliyor. Etiket değiştirmekten artık yani bilmiyorum Allah yardımcısı olsun herkesin. Bir de hocam benim bir şeyim daha var, bu büyük marketler artık geldi mahalle aralarına kadar girdi, küçük esnafı bitirdi yani onlar. Önceden insanlar bir kilo çay alıyordu, artık geliyorlar yarım kilo çay alıyorlar. Artık her şey o kadar zamlandı ki insanların da gücü yetmiyor, işsizlik çok.
Esnafların hali belli bu pandemiden… Kafelerde çalışıp okuyan çocuklar da bundan mahrum artık
Ev Kadını- Eşim esnaf, esnafların hali belli bu pandemiden dolayı. Yani ne diyeceğimi bilemiyorum. Çocuklar bize destek olmak için, biz onlara destek olmak için çeşitli şeyler yapmaya çalışıyoruz. Kafeteryalarda çalışıyorlardı, hem çalışıp hem okuyorlardı, bu ortamda zaten kafeler de kapandı.
2 bin damacana suyumuz kaldı elimizde, 3 aydır eşim çalışamıyor
Ev Kadını- Şimdi ben ekonomik sıkıntılardan ziyade bir de deprem sıkıntısı yaşıyorum. 3 aydır eşim esnaf, ben ev hanımıyım, 3 aydır iş yerimiz çalışmıyor. Bununla alakalı sıkıntım var. Herkesin derdi bir dertte benim derdim deprem sıkıntısı oldu. Binamız ağır hasarlı tespitte bulunuldu. Hiçbir mal alamadık içerden, 10 dakika süre verdiler, bu 10 dakikalık sürede alabildiğimizi aldık biz. Damacana ana bayisiyiz, 2 bin tane damacana suyumuz kaldı içerde. Toplamda biz hesap yaptık 110 milyarlık malımız var içerde. Bir kuruş yardım alamadık. 3 aydır da eşim çalışamıyor ve geçimimizi biz bu dükkandan yapıyorduk.