PTT tüccar anlayışıdır
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu Üyesi ve Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin PTT'nin market gibi gıda satışı yapmasını eleştirerek 'Esnaf camiası olarak 3 harfli marketlerden kurtulmak isterken, devlet yine 3 harfli olan PTT'yi resmi hizmete mahsus market haline getirdi.' dedi.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Yönetim Kurulu Üyesi, Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin, PTT'nın sanal alışveriş merkezi kurmasına tepki göstererek, “PTT gibi bir kurumunun çıkıp alışveriş merkezi kurması sosyal devlet anlayışı değil, tüccar devlet anlayışıdır. Esnaf camiası olarak 3 harfli marketlerden (AVM'ler, 101, BİM, ŞOK vs.) kurtulmak isterken, devlet yine 3 harfli olan PTT'yi resmi hizmete mahsus market haline getirdi.” dedi.
Başımıza Bir de PTT Çıktı
Keskin yaptığı açıklamada, “Yıllardır resmi kurumların ekmek ve çiklet satmasının engellenmesini bekliyorken, artık devletin diğer kurumları da esnaf ve sanatkara rakip olmaya başladı. Esnafın en sıkıntılı dönemin de devletin PTT gibi bir kurumunun çıkıp alışveriş merkezi kurması sosyal devlet anlayışı değil, tüccar devlet anlayışıdır. Esnaf camiası olarak 3 harfli marketlerden kurtulmak isterken, devlet yine 3 harfli olan PTT'yi resmi hizmete mahsus market haline getirdi. Gıda denetiminin yasal çerçevesi bellidir, kurumların yetkisi bellidir, ama maalesef aylardır ifade ediyorum şimdiye kadar piyasalarda olmamış bir belirsizlik ve başıboşluk var. Anadolu'daki haykırışlarımız, sokağın sesi maalesef Sayın Cumhurbaşkanımıza iletilmiyor. Nihayet 1 yıldır dile getirdiğimiz sokaktaki feryadı bütün basın, bilim insanları, uzmanlar ve Sayın Cumhurbaşkanımız da gündemine almıştır. Bu durum halkımız için olumlu bir gelişmedir. Sayın Cumhurbaşkanımıza ve bilim insanlarına teşekkür ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz hafta gıda fiyatlarına ilişkin açıklaması, küçük esnaf için değil, market zinciri ve gıda toptancısı ağalar içindir. Resmi kurumlar o konuşmayı yanlış anlayıp esnafımızın üzerine gelmesin. Kamu kurumları görevini yapıyor görünmek içinde küçük esnafın üzerine gidiyorlar. Devletin kurumları, yabancı devletin konsolosluğuna giremediği gibi, gıda toptancılarına, gıda depolarına, market zincirlerine, yani yabancı sermayenin konsolosu olan 3 harflilerin içine girip denetim yapamıyor, yüksek fiyatın hesabını soramıyor.” diye konuştu.
Virüsü Esnaf mı Yayıyor?
Pandemiden dolayı lokantaların ve yiyecek içecek sektörüne yönelik yasak düzenlemesinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Keskin, “Yazın sahiller ve turistik oteller doluydu, şimdi kış ayında kayak merkezleri kalabalık, oteller tıklım tıklım, otobanlardaki ve yollardaki işletmeler ana baba günü, ama yasaklar esnafın üzerinde. Bu virüsü esnaf mı yayıyor? Ortada adil olmayan bir durum var. Zengine kısıtlama yok, gariban esnafa kısıtlama var. Sayın Cumhurbaşkanımızdan en azından karekod uygulaması ile lokanta ve içecek sektörüne yönelik iyileştirme yapılmasını talep ediyor, bu konuda müjdeyi bekliyoruz.” ifadelerini kaydetti.
Esnafa Hibe Lazım
Keskin, “Esnaf ve sanatkar tezgahını çalıştırmak, boşalan rafını doldurmak, biten hammaddesini temin etmek, durmuş kontağını çalıştırmak için erteleme değil, hibe bekliyor. Çünkü esnafın sermayesi eridi. Yine; Halkbank, esnaflara kolaylık sağlarken, devletin diğer iki bankası olan Ziraat Bankası ve Vakıfbank herhangi bir iyileştirme yapmıyor. Ziraat Bankası ve Vakıfbank ticaret kredilerini faizsiz olarak ertelemeli. Özellikle bu iki bankamız özel halk otobüsü işletmecilerinin almış olduğu kredileri en az 1 yıl süreyle faizsiz olarak ertelemelidir.” dedi.
Keskin, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a şimdiye kadar vermiş oldukları destekler için teşekkür ediyoruz. İnanıyoruz ki, mevcut sorunlarımızın çözümü içinde müjdelerini verecektir.” dedi.