Soylu'dan CHP'li Belediyelere: Siz Başka Devlet Oluşturmak İstiyorsunuz
Soylu, Ülke TV canlı yayınına katılarak gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları cevapladı. Toplu taşıma araçlarının, koltuk sayısının yarısı kadar yolcu alacağını anımsatan Soylu, bu konuda maliyet hesabıyla seferlerin seyrekleştirilmemesi, hat sayılarının düşürülmemesi gerektiğini söyledi. Bakan Soylu, 'Burada bir maliyet hesabı değil sağlık hesabı yapılması gerektiğini kendilerine talimatla gönderdik. Bunun aksi davranıyorlar. Elimizde bunun da yetkisi var. Biz gereğini yerine getiririz. Yarından itibaren de arkadaşlarıma bugün de söyledim. Bunun birtakım belediyelerde bunun nasıl işlediğini analiz edecekler, araştıracaklar. Eğer bizim söylediğimizim dışında herhangi bir tabloyla karşılaşırlarsa da çok doğal olarak gereğini de yerine getirecekler.' diye konuştu.
Alınan kararların uygulanıp uygulanmamasıyla ilgili müfettiş görevlendirdiklerini ifade eden Soylu, yarından itibaren müfettişlerin sahada çalışmaya başlayacağını dile getirdi. Bakan Soylu, yolcu taşımacılığındaki verileri paylaşarak 'Şehirler arası yolcu taşımacılığı yüzde 98,9 düştü. Aldığımız tedbirler burada bir sonuç oluşturmuş.' dedi.
'TÜM TEDBİRLERİ EN YÜKSEK NOKTADA ALMAYA ÇALIŞIYORUZ'
Bazı kentlerde karantina uygulaması yapıldığına dikkati çeken Soylu, 'Şu anda 21 ilimizde 50 belde, köy ve mezrayı karantinaya aldık. Tüm tedbirleri en yüksek noktada almaya çalışıyoruz.' değerlendirmesinde bulundu.
Süleyman Soylu, bazı kişilerin kendilerine alınan kararlarda 'Toleranslı olun' dediğini vurgulayarak şunları kaydetti:
'Niye toleranslı olacağız. Bu ülkede biz, sağlık malzemesi ararken, n95 maske, cerrahi maske ve tulum ararken, bunları stoklayanlara toleranslı mı olacağız. O zaman onlara da toleranslı olalım. Fahiş fiyat uyguladığı değerlendirilen 243 satıcıya operasyon yapıldı. Ne olursa olsun gıda ürünleri de dahil olmak üzere milletimizin hakkını korumak için de elimizden geleni yapmaya çalıştığımızı bir kez daha burada ifade etmek istiyorum.'
BELEDİYELERİN YARDIM TOPLAMA KAMPANYASI
Soylu, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerinin yardım toplama kampanyasının durdurulmasına ilişkin bir soruya, bu konuda kendisine CHP'nin iki genel başkan yardımcısının 'Bu işlerin içerisinde belediye başkanlarımız da olsun' dediğini ve kendisinin de bunu kabul ettiğini söyledi.
Vatandaşlara yardım için Vefa Sosyal Destek Gruplarının oluşturulduğunu hatırlatan Soylu, '22 Mart gecesi başladı. 667 bin talep bu sabah itibarıyla geldi, şu an 721 bini geçti, yarın sabah 740 bin civarında olur. Hep birlikte zor bir meseleyle karşı karşıyayız.' bilgisini verdi.
Birtakım belediyeler, vakıflar ve derneklerin de yardım toplamaya başladığını dile getiren Soylu, şöyle devam etti:
'İçişleri Bakanlığı olarak bu görevi bize veren kanundur. Benim görevim kanuna uymak, kaos dönemlerinde kanunu ihlal etmeye çalışanlara da müsaade etmemektir. Bu kanun, dernekler, vakıflar, kamu kurum ve kuruluşları ancak yardım toplayacaklarsa, kampanya yapacaklarsa, eğer ilçesinde yapacaksa kaymakamdan, ilde yapacaksa validen izin alır. Eğer iller arası yapacaksa o ilden diğer valilere yazılır ve İçişleri Bakanlığı bu konuda bilgilendirilir. 2860 sayılı kanun 'Sadece yardım toplamakla bırakmayacaksın, onu da denetleyeceksin' diyor. Bu yetkiyi, istismar edilmemesi için bize veriyor. Bütün bunlarla beraber eğer vali izin vermişse yardım toplayabilirsin. Ama devlet, vali izin vermeden sen banka numaraları açıklarsan, 'Ben yardım topluyorum' dersen, siz başka bir devlet oluşturmak istiyorsunuz, bu kadar açık ve net.'
'EKREM İMAMOĞLU KONUYLA İLGİLİ BENİ ARADI'
Soylu, bugün kendisini arayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile yanına gelen CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ve Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun'a bir belediyenin yardım toplamak için neden izin alması gerekliliğini kanunlarla ifade ettiğini söyledi.
Belediyelerin şartlı ve şartsız olmak üzere iki türlü bağış alabileceğini belirten Soylu, bunun yardım toplama olmadığını, yardım ile bağışı ayıran belediye kanunları bulunduğunu ifade etti. Devletin koyduğu kaideye herkesin uymak zorunda olduğunu vurgulayan Soylu, şu değerlendirmeyi yaptı:
''Korona ile karşı karşıyayız onun için istediğimiz kanunu yapabiliriz', böyle devlet olabilir mi? Nerede kaldı devlet geleneği? Bu kadar basit mi devleti idare etmek? O zaman HDP'li belediyeler çıksın istedikleri yardımı toplasın, PKK'ya istedikleri gibi göndersinler. Kanun koyucu bu kanunu koyarken devleti, milleti korumuş, belediyeye demiş ki 'Senin yardım toplama yeteneğin var ancak bunu devletten izin alırsın ama bağış alırsın şartlı bağışı böyle alırsın.''
'NE OLURSUNUZ, YALVARIYORUM EVDE KALIN'
Soylu, 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin bugünkü şartlarda getirdiği avantajlar konusunda neler söyleyebilirsiniz?' sorusu üzerine, 'Bu kadar kritik problemler karşısında, patlama imkanımız çok yüksekti, parlamenter sistemde. Eğer bugün bu kadar hızlı karar alınıyorsa Sayın Cumhurbaşkanımızın idaresinde, riyasetinde tüm bakanlarla, tüm bakanların birbirleri arasında bu kadar güçlü bir bağ varsa, karar alınabiliyorsa ve uygulanabiliyorsa, bu yeni sistemin ortaya koyduğu süreçtir, yeni sürecin ortaya koyduğu dinamizmdir.' açıklamasında bulundu.
Türkiye'nin, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin dinamizminden, karar alma yeteneğinden, meseleleri doğru şekilde algılayıp, doğru şekilde yönetme kabiliyetinden 50 yıl sonra da, 100 yıl sonra da istifade edeceğini söyleyen Soylu, mevcut sistemde, parlamenter sistemdeki aksaklıkların bulunmadığını ifade etti.
Bakan Soylu, programın sonunda millete bir mesajı olduğunu belirterek vatandaşlara 'Ne olursunuz, yalvarıyorum evde kalın. Yalvarıyorum sosyal mesafeye ve sosyal izolasyona dikkat edin, şehirlerinizi terk etmeyin. Teyzelerimize, ablalarımıza, hanımefendilere, kadınlara sesleniyorum. Pazarlara gittiğinizde girmenizle çıkmanız bir olsun. Orada vakit kaybetmeyin. Bu dönem özel bir dönem. Ne olursunuz gittiğiniz yerde çok fazla durmayın.' çağrısında bulundu.