www.esnafhabertv.com’un gündeme getirdiği “Müşteri kılığında Ajanlar Dönemi” başlıklı haberimiz berber, kuaför ve güzellik salonu işletmeci esnafınının bir numaralı gündem maddesi oldu. Esnaf federasyon ve oda yönetimlerinin bu süreçte daha etkin rol alarak sektörün imajının değiştirilmesini istiyor. “Hijyen bizim diğer adımız” diyen esnaf bu amaçla 16 Mayıs gecesi sosyal medyadan üyelere açık olarak zirve yapılacak. Haberimiz üzerine üyelerine hitaben açıklama yapan Ankara Artistik Kuaförler Derneği (AAKD) Genel Başkanı Ali Özpolat, ”Koronavirüs gerekçesiyle kuaförlerde hizmet verilen bazı uygulamalar, tekrar söylüyorum malesef kaldırıldı. Bulaşma riskine bağlı olarak fön bile çekilmiyor. Genelgeyle birlikte kurallarımıza birçok madde ekledik. Önlemlerimizi fazlasıyla aldık. Şu an sokağa çıkma nedeni ile marketler, AVM'ler, semt pazarları oldukça yoğun durumda. Sosyal mesafe yok. Bizlerin yani sektör çalışanlarının salonlarına bir bakın; uyulması gereken önlemler son derece hassasiyetle uygulanmakta. Vakaların artması durumunda ,kuaförler mi sorumlu tutulacak? Merak ediyorum.” diye sorarken Tüm Güzellik Uzmanları Güzellik Salonu işletmeleri ve Eğitim Derneği (TÜSED) Başkanı Kevser Gülcan Topçu "Kuralları tam olarak uygulayan salonlar gündem olmadığı gibi aradaki çürük elmalar yüzünden kötü imaj sürekli aktif tutulmakta. Bizlerin ramazan kolisine yada belediye aracılığı ile dağıttığınız 5 kiloluk dezenfektana ihtiyacımız yok” dedi. Bizi Yalnızca Maske İçin Mi Kapattılar? [caption id="attachment_46074" align="alignleft" width="150"] Ali Özpolat[/caption] Ankara Artistik Kuaförler Derneği (AAKD) Genel Başkanı Ali Özpolat, Koronavirüs tedbirleri çerçevesinde 51 gün kapatıldıktan sonrası açılan Kuaförler başta olmak üzere güzellik salonlarının televizyona çıkan doktorların saldırısı altında olduğunu iddia ederek “ Televizyon programlarında maalesef doktorların saldırısına uğradık. Daha önce salonlarımızda kullandığımız tek kullanımlık havlular, hijyen maddeleri zaten vardı, kullanıyorduk. Hayatımıza şu an ekstra giren sadece maske oldu. Biz bu kadar süredir sadece maske için mi kapatıldık?” diye sordu. İçişleri Bakanlığı’nın 11 Mayıs’daki yeniden açılma kararıyla birlikte sektörün yalnızca 8 gün iş yapabileceğini belirten Özpolat “ Doktorlar insanlara korku saldıkça ,bu duruma istinaden bir çok müşterilerimiz randevularını iptal ediyor.Bütün salonlar potansiyelinin altında hizmet veriyor ve müşteri kaybımız oldukça fazla. Kuaförlerin dışında herkes bu konuya kayıtsız kaldı. Genelgede bizim çalışma sistemimizde olmayan sadece maskeydi. Dükkanımızda ekstra önlemler de aldık. Kapıda müşterilerimizin ateşini ölçüyoruz, galoş ve dezenfektan ile içeri alıyoruz. Amonyak bazlı ürünlerle de çalıştığımız için koronavirüs zaten barınamıyor.” dedi. Özpolat açıklamasına şöyle devam etti: “İçişleri Bakanlığı tarafından işletmelere getirilen hijyen ve maske önlemleri tüm Türkiye’de bulunan işletmelerde uygulanıyor. Kimi uzmanlar tarafından koronavirüsün bulaşma riskine bağlı olarak kuaför ve güzellik merkezlerine gidilmemesi yönündeki uyarıların sektör çalışanlarını zor durumda bıraktığı aşikar. Televizyon programlarında maalesef doktorların saldırısına uğradık. Daha önce salonlarımızda kullandığımız tek kullanımlık havlular, hijyen maddeleri zaten vardı, kullanıyorduk. Hayatımıza şu an ekstra giren sadece maske oldu. Biz bu kadar süredir sadece maske için mi kapatıldık? Vakaların artması durumunda kuaförler mi sorumlu tutulacak? Bunu bir sektör çalışanı olarak merak ediyorum. Şu an sadece kuaför bölümümüz açık. Güzellik bölümü kısıtlı hizmet veriyor. Bu karar sektörü olumsuz yönde etkiledi. Özellikle doktorlar televizyonlarda virüsün yayılımı adına berber ve kuaförlere gitmeyin diye uyarılarda bulundu. O halde biz neden dükkanlarımızı açtık? 11 Mayıs’ta işletmelerimizi açmamıza rağmen; bakanlığın vermiş olduğu izin halen bizleri büyük risk kapsamında görmekte. Oysaki bizler zaten bu önlemleri uygulayarak çalışan bir meslek gurubuyuz. İçişleri Bakanlığı’nın vermiş olduğu izinle Ramazan Bayramı ve yasaklar süresince de sadece 8 gün açık olacağız. Bu 8 günde de televizyon programlarında doktorların saldırısına belli ki uğrayacağız. Daha önce salonlarımızda kullandığımız tek kullanımlık havlular, hijyen maddeleri zaten vardı, kullanıyorduk. Hayatımıza şu an ekstra giren sadece maske oldu. Biz bu kadar süredir sadece maske için mi kapatıldık?” Kazancımız Düştü, Potansiyel %50 Azaldı “Doktorlar insanlara korku saldıkça ,bu duruma istinaden bir çok müşterilerimiz randevularını iptal ediyor.” diyen Özpolat açıklamasına şu şekilde devam etti: “Çok sayıda işletmenin kazancı düştü.Kuaför sektörü olarak Salonlarımız denetim altında. Şu an her meslektaşım salon potansiyelinin yüzde elli kısmı ile hizmet veriyor ve sosyal mesafe kurallarına göre aralıklı müşteri alıyor.Biz gün içerisinde Ramazan nedeniyle müşteri kaybına alıştık.Dükkanları açtık ancak zarardayız. Herhangi bir ödenekten yararlanamıyoruz.Doktorlar insanlara korku saldıkça ,bu duruma istinaden bir çok müşterilerimiz randevularını iptal ediyor.Bütün salonlar potansiyelinin altında hizmet veriyor ve müşteri kaybımız oldukça fazla. Kuaförlerin dışında herkes bu konuya kayıtsız kaldı. Genelgede bizim çalışma sistemimizde olmayan sadece maskeydi. Dükkanımızda ekstra önlemler de aldık. Kapıda müşterilerimizin ateşini ölçüyoruz, galoş ve dezenfektan ile içeri alıyoruz. Amonyak bazlı ürünlerle de çalıştığımız için koronavirüs zaten barınamıyor.” Bizim Ramazan Kolisine Değil İmaja ihtiyacımız Var Tüm Güzellik Uzmanları Gazellik Salonu İşletmeleri ve Eğitim Derneği (TÜSED) Başkanı ilkyardım ve Hijyen Eğitmeni, güzellik uzmanı Kevser [caption id="attachment_46075" align="alignright" width="150"] Kevser Gülcan Topçu[/caption] Gülcan Topçu; “Devletten herhangi bir destek almadığımız gibi açılan salonlarımız da Tüm önlemleri almamıza rağmen basının vermiş olduğu kötü imaj yüzünden sanki virüs bulaşma yeri olarak algılanarak müşteri kaybına uğramış bulunuyoruz. Semt pazarları marketler alış veriş merkezlerini kimse konuşmazken sürekli basında bizim sektör kötülenmekte.Kuralları tam olarak uygulayan salonlar gündem olmadığı gibi aradaki çürük elmalar yüzünden kötü imaj sürekli aktif tutulmakta. Bizlerin ramazan kolisine yada belediye aracılığı ile dağıttığınız 5 kiloluk dezenfektana ihtiyacımız yok” dedi. Kevser Gülcan Topçu konuşmasına şöyle devam etti: “ Duygu ve düşüncelerimi bir dernek başkanı, diğer uzmanlıklarımı sıralayarak değil bir esnaf ve mesleğine aşık bir güzellik uzmanı olarak dile getirmek istiyorum. Bizler 2 aydır herhangi bir destek almaksızın kiramızı faturalarımızı ve geçimimizi sağladık. 11 Mayıs’ta salonlarımızı içişleri bakanlığının sektörümüze yönelik oluşturduğu tedbir ve önlemlerle açtık. Bu önlemlerin çoğunu zaten uyguluyorduk. Güzellik salonlarında tüm malzemeler kişiye özel veya tek kullanımlıktır. Galoş,maske, eldiven sosyal mesafe dezenfektan bunlar bizim olmazsa olmazımızdır. Devletten herhangi bir destek almadığımız gibi açılan salonlarımız da tüm önlemleri almamıza rağmen basının vermiş olduğu kötü imaj yüzünden sanki virüs bulaşma yeri olarak algılanarak müşteri kaybına uğramış bulunuyoruz. Semt pazarları, marketler, alışveriş merkezlerini kimse konuşmazken sürekli basında bizim sektör kötülenmekte, tüm kuralları tam olarak uygulayan salonlar gündem olmadığı gibi aradaki çürük elmalar yüzünden kötü imaj sürekli aktif tutulmakta. Buradan sektörümüzün yetkililerine seslenmek istiyorum. Bizlerin ramazan kolisine yada belediye aracılığı ile dağıttığınız 5 kiloluk dezenfektana ihtiyacımız yok. Bizlerin hijyen eğitimi almış kuralları uygulayan tamamen toplum sağlığını önemseyen bir meslek grubu olduğumuzu ifade etmenize ihtiyacımız var.”